Previous Page  17 / 417 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 17 / 417 Next Page
Page Background

Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin İnsan Hakları ve Terörle Mücadele Hakkındaki ...

16

ve 6352 sayılı “Yargı hizmetlerinin etkinleştirilmesi amacıyla bazı

kanunlarda değişiklik yapılması ve basın yayın yoluyla işlenen

suçlara ilişkin dava ve cezaların ertelenmesi hakkında kanun” ile

bu sınırlamalar, terör suçlarından dolayı iki yılın altında hapis ce-

zası alan kişilerin hürriyetlerinden mahrum olmaları ve terörist

damgası yemeleri nedeniyle bu kişilerin terör örgütleriyle olan

bağlantıların artmasından kaynaklanan olumsuzlukların gideril-

mesi gerekçesiyle 2012 yılında kaldırılmıştır (Mülga Madde 13).

Bu noktada TMK’ya 1996 yılında 4178 sayılı kanunla eklenen

“Te-

rör örgütlerine karşı icra edilecek operasyonlarda teslim ol emrine

itaat edilmeyerek silah kullanmaya teşebbüs edilmesi halinde kolluk

kuvveti görevlileri, failleri etkisiz kılmak amacıyla doğruca ve du-

raksamadan hedefe karşı ateşli silah kullanmaya yetkilidirler.”

şek-

lindeki

Ek madde-2 ile ilgili gelişmeleri incelemekte fayda vardır.

Bu madde Anayasa Mahkemesi tarafından 06.01.1999 tarih ve 1999/1

K. sayılı kararı ile; teslim ol emrine itaat edilmemesi ve silah kullan-

maya teşebbüs edilmesi durumunda, kademeli olarak etkisiz kılma

yöntemleri belirtilmeden, kolluk kuvvetlerine son çare olarak başvu-

rulması gereken ateşli silah kullanma yetkisinin verilmesini, devletin

yaşama hakkını korumak için her türlü önlemi almak yükümlülüğün-

de olduğu, yasa ile ancak zorunlu durumlarda silah kullanma yetki-

si verilebileceği, silah kullanmaya yetki verilebilmesi için yetkililerin

silah kullanma dışında başka olanaklarının bulunmaması gerektiği,

faillerin kullanmaya teşebbüs ettikleri silahın ateşli silah olup olma-

dığına bakılmaksızın ve başka türlü etkisiz hale getirilmeleri olanağı

gözetilmeksizin küçük bir müdahale ile önlenebilecek olaylarda dahi

görevlilere ateşli silahlar kullanma yetkisi verildiği, kimi olaylarda fa-

illerin, can güvenliğini daha az tehlikeye sokan yöntemlerle de etkisiz

hale getirilmelerinin olanaklı olabileceği, olayların özelliğine göre, bu

yöntemlere başvurulmaksızın doğruca ve duraksamadan hedefe karşı

“ateşli silâh” kullanılmasının yaşama hakkının zedelenmesi sonucunu

doğuracağı gerekçeleriyle Anayasa’nın 17’nci maddesine aykırı bulu-

narak iptal edilmiştir.

Bu iptal kararından sonra söz konusu madde 2006 yılında 5532

sayılı kanunla

“Terör örgütlerine karşı icra edilecek operasyonlarda

teslim ol emrine itaat edilmemesi veya silah kullanmaya teşebbüs

edilmesi halinde kolluk görevlileri, tehlikeyi etkisiz kılabilecek ölçü