Türkiye Barolar Birliği Dergisi 135.Sayı

306 İstinaf Yargılaması SONUÇ 2004 yılında kabul edilen 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mah- kemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetki- leri Hakkında Kanun’la, ülkemizde iki dereceli (ilk derece ve temyiz) yargılama sisteminden, üç dereceli (ilk derece-istinaf-temyiz) yargıla- ma sistemine geçilmiştir. Bu çerçevede, 5236 sayılı kanunla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nda değişiklik yapılmış; daha sonra yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK’da kanun yolu olarak bu yeni sistem kabul edilmiştir. İstinafta öncelikli amaç, ilk derece mahkemesince verilen kararı, hem maddi hem de hukuki yönden denetleyerek, gerekirse yeniden gözden geçirmektir. Türk hukukunda dar anlamda istinaf sistemi ka- bul edilmiştir: Dar anlamda istinaf sisteminde ise, her şey yenilenme- mekte, ilk muhakeme baştan sona aynen tekrarlanmamakta, maddî olay incelemesi yapılmakla birlikte; kural olarak, özellikle ilk derecede ileri sürülmeyen hususlar incelenmemektedir. İstinafta ön inceleme aşaması, istinaf talebinin, kanuni çerçeveye uygunluğunun değerlendirildiği, karar verilmesini engelleyen usuli bir eksiklik olup olmadığının incelendiği ve işin esasına girilmediği aşamadır. Ön incelemede, incelemeyi yapacak dairenin görev ve yet- kisi, inceleme konusu kararın kesin olup olmadığı, inceleme başvuru- sunun süresinde olup olmadığı, başvuru şartlarının yerine getirilip ge- tirilmediği, başvuru gerekçelerinin gösterilip gösterilmediği sırasıyla incelenmektedir. Ön inceleme aşamasının sonunda, bahsedilen eksiklik veya yan- lışlıkların bulunmaması halinde, BAM tarafından verilecek kararla, esastan inceleme aşamasına geçilmektedir. İstinaf kanun yolunda hem maddi vakıa hem de hukukilik denetimi yapılmaktadır; BAM hukuk dairesi, kural olarak kendiliğinden inceleme yapamaz; sadece istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve taleplerle sınırlı kalır. Bu kuralın istisnası, kamu düzenine ilişkin hususların incelenmesidir. Esastan incelemede aslolan, duruşmalı inceleme yapmaktır; ancak HMK’nın 353. maddesinde sayılan istisnai hallerde, duruşmasız da karar verilebilir. HMK’nın 357. maddesinde sayılan bir kısım işlemler, istinaf yar- gılamasında yapılamaz: İstinafta karşı dava açılamaz; müdahale, ıslah, birleştirme talebinde bulunulamaz; yeni vakıalar ileri sürülemez; yeni delil gösterilemez; yetki sözleşmesi yapılamaz.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1