Türkiye Barolar Birliği Dergisi 135.Sayı

10 Bireysel Başvuruda İkincillik İlkesi ve Denetim Yetkisinin Sınırları Sorunu (TCC), the margin of appreciation of the authorities having primary power is taken into consideration. Accordingly, the ECtHR settled the principle of subsidiarity and the margin of appreciation through its case-law. However, the purpose of the Convention to reach a democratic public order in Europe and to establish an effective in- dividual complaint mechanism require a meaningful and efficient exercise of individual remedy. This study attempts to determine the limits of review in individual application in light of ECtHR and TCC case-law. The examples provided in this respect reveal that the sco- pe of review in cases in which the Convention standards are at stake is quite broad. Keywords: Individual Application Remedy, Subsidiarity Prin- ciple, Thedoctrine of Margin of Appreciation, Substantive Review, Fourth İnstance Doktrin, the Principle of Non-Appellate Review I. GİRİŞ A. Genel Olarak Bireysel Başvuru Yolu Bireysel başvuru , temel hakları ihlal edilenlerin başvurabilecekle- ri istisnai ve usuli bir dava yolu ve anayasal denetim vasıtasıdır. 1 Fakat bu özel yargı yolu, iç hukuk düzenlerinde tanınmış olan esasa ilişkin davalardan ve bunların denetimini öngören olağan veya olağanüstü kanun yollarından ayrı ve onlardan bağımsızdır. Türkiye bireysel başvuruyla, Avrupa İnsan Hakları Komisyonu’na başvuru yetkisini kabul ettiği 28 Ocak 1987 tarihinde tanıştı. Avrupa İnsan Hakları Divanı’nın yargı yetkisi ise 22 Ocak 1990’da tanındı. Bireysel başvuru yolu kimi ülkelerde, bizde olduğu gibi Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS-Sözleşme) vedolayısıyla Avrupa İn- san Hakları Mahkemesi (AİHM)’nin yargı yetkisi kapsamında kabul 1 Bireysel başvuru veya karşılaştırmalı hukuktaki adıyla anayasa şikâyeti kavra- mı doktrinde, “temel hak ihlallerini gidermeye yönelik hukuki çare” (bkz; Ece Göztepe, Ece, Anayasa Şikâyeti, AÜHF Yayınları, Ankara 1998, s. 20; Ergin Ergül, Anayasa Mahkemesine ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine Bireysel Başvuru ve Uygulaması, Yargı Yayınevi, Ankara 2012, s. 6) veya “temel hakların yargısal yoldan geçerli kılınması için tanınmış özel bir hukuksal koruma aracı” (bkz; Za- fer Gören, “Bireysel Başvuru Türk Anayasa Yargısında”, Anayasa Mahkemesinin Kuruluşunun 50. Yılına Armağan, Ankara 2012, s. 646) veya “anayasal hak ihla- lini, olağan hukuk yolları tüketildikten sonra dava edilmesi imkânı tanıyan usuli bir haktır” şeklinde (Tolga Şirin, Türkiye’de Anayasa Şikâyeti, İstanbul 2013, s. 11) ya da “ikincil karakterli ve yardımcı nitelikli bir dava türü”(Köroğlu Kaya, Cezai Konularda Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvuru, 2. B. Seçkin Yayınevi, Ankara 2016, s. 38 olarak da adlandırılmaktadır.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1