Türkiye Barolar Birliği Dergisi 135.Sayı

20 Bireysel Başvuruda İkincillik İlkesi ve Denetim Yetkisinin Sınırları Sorunu liğine veya var oluşuna yönelik haklar söz konusu olduğunda takdir marjı dar tutulmaktadır . 44 Yine, evrensel bir standart haline gelen ‘de- mokratik toplum gerekleri’ gibi kavramlar konusunda da takdir alanı daraltılmıştır. 45 Takdir marjınındar kabul edildiği konularda AİHM, denetimini daha sıkı koşullarda gerçekleştirmektedir. Takdir alanı doktrininin bireysel başvurunun sonucu üzerindeki etkisine de değinilmelidir. AİHM, ulusal makamın takdir alanını ne şekilde kullandığını denetlemekte ve bu kullanım şeklinin Sözleşme standardına aykırı düşmediğini tespit ettiğinde ihlal bulunmadığı so- nucuna ulaşmaktadır. Bu tür başvurular kabul edilemez görülmemek- te, fakat esas incelemesi sonunda iddianın kanıtlanamadığı gerekçe- siyle ihlal bulunmadığı kararı ile sonuçlanmaktadır. 46 4. Dördüncü Derece Yargı Yeri Doktrini ve Bu Nedenle Verilen Kabul Edilemezlik Kararları a. Genel Olarak AİHM, ‘dördüncü derece yargı yeri doktrini’ kavramını 47 içtihat- la geliştirmiştir. İkincil niteliğini gözardı edip, itiraz, istinaf, temyiz gibi bir kanun yolu derecesinde görerek yapılan bireysel başvurular bu kapsamda değerlendirilmiştir. 48 AİHM, bireysel başvuruyu yeni bir olağan ya da olağanüstü kanun yolu gibi gören başvuruları dördün- ce derece türünden şikâyet nitelemesiyle kabul edilemez bulmaktadır. 49 44 Harris/O’Boyle/Bates/Buckley, 2013, s. 14; Şirin, “Takdir Marjı Doktrini”, s. 373. 45 Gözübüyük/Gölcüklü, 2013, s. 149. 46 Bu konuda bir örnek için bkz. Handyside/Birleşik Krallık, 5493/72, 7.12.1976, par. 48, 54 ve 57-60, 67. 47 Hukuk sisteminde istinaf öngörülen devletler yönünden bu tür başvurular 4. de- rece, istinaf öngörülmeyen devletler yönünden ise 3. derece kanun yolu başvuru- su vasfı taşımaktadır. 48 Harris/O’Boyle/Bates/Buckley, 2013, s. 204. 49 Ancak öncelikle belirtmek gerekir ki, adil yargılanma hakkına ilişkin bir başvu- runun konusunun medeni hak ve yükümlülüklerle veya suç isnadıyla ilgili ol- ması gerekir. Bu kapsama girmeyen başvurular öncelikle, Mahkemenin konu bakımından yetkisizliği nedeniyle kabul edilemez bulunur. Mahkemenin konu bakımından yetkisine girdiği halde, dört nedene dayalı olarak “açıkça dayanak- tan yoksunluk nedeniyle kabul edilemezlik” kararı verilmektedir. Bu nedenler sırasıyla; 1-Şikâyetin kanıtlanamaması, 2-Açık ve bariz bir ihlalin görülmemesi, 3-

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1