Türkiye Barolar Birliği Dergisi 135.Sayı
250 Uluslararası Çevre Hukukunda Hakça Kullanım İlkesi Maddenin 3. fıkrasına göre ise; hakça kullanım, belirtilen faktör- lerin tümü dikkate alınarak ve gerektiğinde bazılarına daha çok de- ğer verilerek (kendi içlerinde kıyaslamak suretiyle) tespit edilecektir. 74 Sayılan faktörler, yol gösterici mahiyette olup sınırlı sayıda değildir. 75 Bu noktada hakça kullanımın belirlenmesinde, iki taraflı sözleşme hü- kümleri ve mahkeme içtihatları da bir kılavuz oluşturmakta faydalı olabilir. 76 Dolayısıyla hakça kullanımın belirlenmesinde maddede sa- yılanlar haricinde pek çok faktör etkili olabilecektir. Hakça kullanımı belirleyen faktörlerin bu şekilde belirsiz olması sakıncalıdır. Zira bu durumda devletler, sadece kendi lehlerine olan faktörleri dikkate ala- bilir veya bunları istedikleri şekilde yorumlayabilirler. Bu da devlet- lerce sınıraşan suların kullanımına ilişkin geliştirilen projelerde, çevre- sel faktörlerin değil daha çok ekonomik ve sosyal faktörlerin dikkate alınmasına yol açabilir. 77 Sözleşmenin 7. maddesinde önemli zarar vermeme yasağı; “ Su- yolu devletleri, ülkelerindeki uluslararası bir suyolunu kullanırken, diğer suyolu devletlerinde sebebiyet verilecek önemli zararları önlemek için tüm önlemleri alacaktır” şeklinde düzenlenmiştir. 78 İkinci fıkrada ise, böyle bir zararın 79 meydana gelmesi durumunda taraflar arasında zarara yol açan kullanıma müsaade eden bir andlaşma yoksa zarar veren devle- tin, zarar gören devletle irtibata geçerek tüm uygun önlemleri alması kuralı düzenlenmiştir. Böylelikle bu alanda devletlerin sorumluluğu açıkça kusur sorumluluğu esasına bağlanmıştır. 80 Hakça ve makul kullanım ilkesi ile önemli zarar verme yasağının karşılıklı durumları öğretide tartışmalıdır. Bir görüş, iki ilkenin de eşit statüde olması gerektiğini; bir diğer görüş, iki ilkeden birisine üstün- 74 Mehmet Dalar, “Asi Nehri’nin Türkiye-Suriye İlişkileri Üzerindeki Etkisi Ve Gele- ceği”, Ortadoğu Analiz , C. 2, S. 15, Mart 2010, s.51. Aktaran; Akça, s. 89. 75 Aktaş Acabey, s. 187. 76 Howden, s. 31-32. 77 Bu gerekçelerle ilkenin, bütün uyuşmazlıkları çözmeye aday bir doktrin olamaya- cağı ifade edilmektedir. Bu doğrultuda bkz. Aktaş Acabey, s. 190; Howden, s. 32. 78 Aktaran; Akça, s. 91. 79 Önemli zarar, kayda değer zarardan daha ciddi bir zarar olarak düzenlenmiştir. Açıklama için bkz.Yakış, “Sınıraşan Suların Hukuki Rejimi”. 80 Devletin, verdiği zararı bilmesi veya bilebilecek durumda olması aranır; sözgeli- mi alınacak tedbirlere ilişkin yürürlükteki yasaları uygulamaması, yasaya aykırı eylemleri önlememesi veya bu tür eylemleri gerçekleştirenleri cezalandırmaması gibi. Açıklama için bkz. Yakış, “Sınıraşan Suların Hukuki Rejimi”.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1