Türkiye Barolar Birliği Dergisi 135.Sayı
350 Roma Hukukunda Sözleşmesel Bona Fides (Dürüstlük Kuralı) Kavramı ve Çağdaş Hukuka Etkisi Scaevola, pontifex maximus, summam vim esse dicebat in omnibus iis arbit- riis, in quibus adderetur Ex fide bona, fideique bonae nomen existimabat ma- nare latissime, idque versari in tutelis, societatibus, fiduciis, mandatis, rebus emptis, venditis, conductis, locatis, quibus vitae societas contineretur; in iis magni esse iudicis statuere, praesertim cum in plerisque essent iudicia cont- raria, quid quemque cuique praestare oporteret.” “Bu sözcükler ne kadar önemlidir: Senin tarafından hileye uğra- mayacağıma ve kandırılmayacağıma dair sana güveniyorum. Bunlar ne kadar değerlidir: Dürüst insanlar arasında hilesiz ve dürüst hukuki işlemler gerçekleşmelidir. Ama kim dürüst insandır ve dürüst hukuki işlem nedir? Bunlar ciddi sorulardır. Formula ’ya “ bona fides ’in gerektir- diklerine” kaydı eklenmesi çerçevesinde tahkim (yargı) ile ilgili bütün sorulara en çok önem veren pontifex maximus Quintus Scaevola idi. O, bona fides teriminin çok geniş ve kapsayıcı bir uygulaması olduğunu savundu. Bu vesayet, ortaklık, vekâlet, alım satım, locatio conductio ba- kımından benimsendi. Diğer bir deyişle, günlük hayatın sosyal ilişki- lerinin dayandığı bütün hukuki işlemlerde özellikle de karşı iddiaların kabul edilebilir olduğu çoğu halde, yargıcın her bir bireyin karşısın- dakine olan borcunun kapsamına karar verme yetisine sahip olmasını gerektirdiğini söyledi.” Metinde formula ’nın iki önemli parçası olan fides ve bene agere kav- ramlarından bahsedilmektedir. Iudicia bonae fidei ’nin üç unsuru mevcut olup bunlar güvene dayalı ilişkilerin maddi içeriğine işaret eden bene agere , verilmiş bir sözün bağlayıcı gücü ve yargıcın iki tarafın menfa- atlerini dengelemek hususunda sahip olduğu officium ’dur. Bu üç olgu, iudiciae bonae fidei ’nin gelişimine hizmet etmiştir. 79 Hâkim görüşe göre tüm bonae fidei iudicia tipleri, aynı anda ortaya çıkmış olup bir başka düşünceye göre ise iki türlü bonae fidei iudicia mevcuttur. Bunlardan ilkinde bizatihi borcun sebebi bona fides iken diğerinde bona fides sadece yargıcın takdir yetkisini kullanırken fay- dalandığı bir araç konumundadır. 80 Öte yandan sorumluluğun kayna- ğının bona fides olup olmamasından bağımsız olarak yargıç bona fides ’i esas almakla iki halde de aynı sonuca varacaktır. 79 Ibid.s. 83 80 Wieacker. Loc. Cit.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1