Türkiye Barolar Birliği Dergisi 135.Sayı

39 TBB Dergisi 2018 (135) Hasan Tahsin GÖKCAN Benzer bir yorum, tutuklu veya hükümlünün hayatı veya sağlığı için çok ciddi riskin bulunduğu durumda gerekli tedbirlerin alınma- ması ya da uygulanmaması nedeniyle yapılmakta ve yine bu durumda 3. maddenin ihlal edildiğine karar verilmektedir. 107 Tedbir kararına uyulmaması Sözleşmenin 34. maddesini de ihlal edebilmektedir (bkz. Tedbir kararına uyulmaması sebebiyle 34. mad- de ihlali  (3. madde ihlali yok) -  Mamatkulov ve Askarov /Türkiye [GC], no. 46827/99 ve 46951/99, ECHR 2005-I) Türkiye ile ilgili olarak da sınırdışı işlemleri ve cezaevinde tedavi- ye ulaşım gibi nedenlerle çok sayıda tedbir kararı verilmiştir. Öcalan başvurusunda ölüm cezasının infaz edilmemesi amacıyla 21.11.2000 tarihinde tedbir kararı alınmıştır. 108 Türk bireysel başvuru sisteminde de 6216 sayılı Kanunun 49/5. maddesinde, esas inceleme sırasında Bölümlerin başvurucunun temel haklarının korunması için zorunlu gördükleri tedbirlere re’sen veya başvurucunun talebi üzerine karar verebileceği belirtilmektedir. AYM İç Tüzüğü’nün 73. maddesi uyarınca, başvurucunun yaşamına ya da maddi veya manevi bütünlüğüne yönelik ciddi bir tehlike halinde ge- çici tedbir kararı verilebilmektedir. 107 Lavrov kararında, cezaevinde olan başvuranın ilerlemiş kanser hastalığından acı çekmesine ve cezaevinde tedavi ve ağrılarının giderilmesini sağlayacak ilaçların bulunmaması nedeniyle tedbirle tahliye edilmesi talebinde bulunulması üzerine AİHM aldığı geçici tedbir kararında; Rusya Hükümetinden, başvuranın ceza- evinden bağımsız bir onkolog da dâhil olmak üzere tıbbi uzmanlar tarafından derhal muayene edilerek; (1) tutma koşullarının tedavi için yeterli olup olmadığı; (2) mevcut sağlık durumunun cezaevi hastanesi koşullarında tutma ile uyumlu olup olmadığı; (3) mevcut durumunun ihtisaslaşmış bir hastaneye yerleştirilme- sini veya serbest bırakılmasını gerektirip gerektirmediği hususlarında rapor ta- lep edilmiştir. Tıp uzmanlarının başvuranın böyle bir hastaneye yerleştirilmesi gerektiğine karar vermesi durumunda, Rus Hükümetinden başvuranın özel bir hastaneye derhal transferini sağlaması” (par. 19) istenmiştir. Bu karar üzerine alınan tıbbi raporda başvuranın tedavi edilemez kanser hastası olduğu ve ölebi- leceği belirtilmesine karşın Rus mahkemeleri başvuranı serbest bırakmayı kabul etmemişlerdir (par. 24). AİHM bu davada, cezaevinde kapsamlı ve yeterli tıbbi tedavi (ve acıları dindi- recek uyuşturucu ilaç) imkânı olmamasının, başvuru sahibini uzun süre zihinsel ve fiziksel acıya maruz bırakma etkisine sahip olduğunu ve bu durumda yetkili- lerin başvurana, ihtiyaç duyduğu tıbbi bakımı sağlamamalarının, insanlık dışı ve onur kırıcı muamele anlamına geldiğini belirterek, AİHS’nin 3. maddesinin ihlal edildiğine karar vermiştir (par. 61-63); Andrey Lavrov/Rusya, No: 2016/26503, 1.3.2016. 108 Ünal, s. 417.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1