Türkiye Barolar Birliği Dergisi 136.Sayı
119 TBB Dergisi 2018 (136) Uğur ERSOY şinin cezalandırılabilmesi için intiharın gerçekleşmiş veya teşebbüs aşamasında kalmış olmasını aramaktadır. 119 765 sayılı TCK, intihara ikna etmeyi ve yardımda bulunmayı suç saymış, suçun cezalandırılmasını, intiharın gerçekleşmesi (ölüm) şar- tına bağlamıştı. 120 Şayet intihar gerçekleşmemiş olursa, başka bir ifa- deyle intihara ikna eden ve yardımda bulunan kişinin fiili teşebbüs aşamasında kalırsa fail teşebbüsten dolayı cezalandırılamamaktay- dı. 121 Bu nedenle 765 sayılı TCK döneminde intiharın gerçekleşmesinin hukuki niteliği doktrinde bazı yazarlarca objektif cezalandırılabilme şartı olarak yorumlanmaktaydı. 122 Buna karşılık doktrindeki diğer gö- rüş sahipleri, ölümün gerçekleşmesinin, ikna ve yardımda bulunan failin bilmesi gereken bir sonuç olduğundan bahisle, objektif cezalan- dırılabilme şartı olarak değil, suçun unsuru olarak kabul edilmesi ge- rektiğini savunmaktaydılar. 123 Bu açıdan bakıldığında, 5237 sayılı TCK’nın 765 sayılı TCK’dan farklı olarak bir kimseyi salt intihara yönlendirmeyi suç saydığını, intiharın gerçekleşmesi halinde ise cezayı ağırlaştırdığını söyleme- miz mümkündür; başka bir ifade ile intihara yönlendirme suçundan dolayı failin cezalandırılabilmesi, intiharın (ölümün) gerçekleşmesine bağlı değildir. 124 119 Bu nedenle doktrinde, İsviçre Ceza Kanunu’nun 115. maddesinde aranan intiha- rın gerçekleşmiş veya teşebbüs aşamasında kalmış olması şartı, objektif cezalan- dırılabilme şartı olarak değerlendirilmektedir. 120 Hafızoğulları/Özen, Kişilere Karşı Suçlar, s.64; Dönmezer, Kişilere ve Mala Karşı Cürümler, Kn.59; Koca, İntihara Yönlendirme, s.29 (Yazar, madde metninde ge- çen “intiharın gerçekleşmesi” ifadesiyle kastedilenin mağdurun ölmesi olduğunu ifade etmektedir. Bu nedenle, Yazar, doktrinde, söz konusu ifadenin, mağdurun ölmesi olarak değil de intihar fiilinin gerçekleştirilmesi yani intihara teşebbüs edilmesi gerektiği yönündeki düşünceye katılmadığını ifade etmektedir. Bkz. aynı eser, s.36); Özen, İntihara Yönlendirme, s.35; Önder, Ayhan, Şahıslara ve Mala Karşı Cürümler ve Bilişim Alanında Suçlar, İstanbul 1994, s.79. 121 Dönmezer, Kişilere ve Mala Karşı Cürümler, Kn.60. 122 Zeki Hafızoğulları, Muammer Ketizmen, “5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nda Ha- yata Karşı Suçlar”, Ankara Barosu Dergisi , Yıl:66, Sayı:1, Kış 2008, s.151. 123 Dönmezer, Kişilere ve Mala Karşı Cürümler, Kn.59. 124 Özbek/Kanbur/Doğan/Bacaksız/Tepe, Özel Hükümler, s.175; Artuk/Gökcen/ Yenidünya, Özel Hükümler, s.214; Koca, İntihara Yönlendirme Suçu, s.26; Hafı- zoğulları/Ketizmen, s.151-152 (Yazarlara göre, yeni TCK’nın kabul etmiş olduğu düzenleme ile düşünce, salt inanç ve kanaatin kendisi yasaklanmış, yani suçun kanuni hazırlık hareketleri cezalandırılmıştır. Ayrıca yazarlara göre 765 sayılı TCK dönemindeki uygulamanın 5237 sayılı TCK döneminde de sürdürülebilmesi
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1