Türkiye Barolar Birliği Dergisi 136.Sayı
149 TBB Dergisi 2018 (136) Barış BAHÇECİ aralarında ayniyet bulunmadığı tespitine dayanak oluşturuyordu. 18 Esaslı unsurlar ölçütünün bu kadar belirsiz ve geniş bir içerikle kulla- nılması, fiilin değil suçun (devletin iç hukukunun) dikkate alınmasını sağlarken, Mahkeme içtihadının objektif bir temele oturmasına da en- gel olmaktaydı. İşte Zolotukhin kararıyla ayniyet (idem) kavramının içeriğinin belirlenmesi için ‘esaslı unsurlar’ (essential elements) yerine olay te- melinde (fact base) bir çözümü benimsemiş, aynı (idem) olandan anla- şılması gerekenin “aynı olaylar veya özünde aynı olan olaylar” olduğu tespit edilmiştir. 19 Ancak dikkat çekeceği üzere, İHAM’ın bu yeni içti- hadı, yukarıdaki teorik ayrımda -fiil mi yoksa iç hukuktaki sınıflama mı olacağı- tartışmasına hiç girmemekte, ceza hukuku teorisine ilişkin açık bir belirlemeyi de içermemektedir. Ne var ki, bakış açısının ‘ha- reket ya da ceza normu değil’, ‘olay’ temeline oturtulmuş olması üstü kapalı bir biçimde maddi âlemde doğan sonuçların dikkate alınacağı- nı göstermektedir. Daha sonra verilen Glantz/Finlandiya kararına konu olayda ise vergi kaçakçılığı yaptığı tespit edilen başvurucu hakkında hem hapis cezası verilmiş, hem de para cezası niteliğinde bir ek mali yükümlülük (surcharge) uygulanmıştır. Mahkeme Zolotukhin kararına atıf yapa- rak olayda hem cezai hem de idari yaptırımların başvuranın gerçeğe aykırı (düşük) vergi beyanından doğduğunu belirlemiştir. 20 Dolayısıy- la bu olayda iki farklı cezaya tabi tutulan fiil aynıdır (idem). Glantz ka- 18 Rosenquist/İsveç kararında ise suçun unsurları değil, cezanın koruduğu hukuki yarar görüntüsü altında karşımıza çıkmıştır. Karara konu olayda vergi beyanna- mesi vermeyerek kaçakçılık suçu işleyen başvurucuya hapis cezası yanında, hem de ziyaa uğrattığı tutarının %40’ı oranında cezai nitelikte ek yükümlülük (surc- harge) uygulanmıştır. Mahkeme idari para cezasının amacının hapis cezasından farklı olmak üzere, beyana dayalı vergi sisteminin ayakta tutulması için, vergi ödevlilerinin kapsamlı ve doğru olgusal bilgi ve materyal sunma temel görevleri ile etkin bir uyumluluğun sağlanması için gerekli olduğunu yani koruduğu huku- ki yararın farklı olduğu gerekçesiyle ihlal kararı vermemiştir. Rosenquist/İsveç, 4. Daire, 14.09.2004 (kabul edilemezlik kararı) 19 Zolotukhin/Rusya, Büyük Daire, 10.02.2009, paragraf 84 20 Glantz/Finlandiya, 4. Daire, 20.08.2014, paragraf 52. Keza Lucky Dev/İsveç kararında da, başvurucu hakkındaki vergi kaçakçılığı suçlamasıyla ceza niteliği taşıyan ek yükümlülük yaptırımının, başvurucunun gerçek dışı vergi beyanıyla aynı döneme ait aynı miktardaki vergiyi vergilendirme dışı bırakma fiiline karşılık uygulandığı gözetilerek ayniyet (idem) unsurunun var olduğu tespit edilmiştir.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1