Türkiye Barolar Birliği Dergisi 136.Sayı
219 TBB Dergisi 2018 (136) Selda TANER alındığı; böylece tüm vergisel uyuşmazlıkların kanun yolu denetimin- den geçmesinin sağlandığı bir üç dereceli vergi yargı sistemi, makul görünmektedir. SONUÇ Uzun süreden beri gündemde olan istinaf kanun yolunun fayda- ları ve sakıncaları etraflı biçimde tartışılmış; adli yargıdan sonra 6545 sayılı Kanun’la idari yargıda ve dolayısıyla vergi yargısında gerçek- leştirilen reformla itiraz yolu kaldırılarak istinaf yolu benimsenmiş; böylece üç dereceli sistem, idari yargı ve vergi yargısı alanına dâhil edilmiştir. Bu reformla başta yargılama sürecinin hızlı biçimde son- landırılması ve Danıştay’ın iş yükünün azaltılarak temyiz mahkemesi fonksiyonunu daha etkin bir şekilde yerine getirmesi amaçlanmış; ilk derece mahkemelerinin kararlarının hukuki denetim yanında maddi yönden de incelenerek daha adil ve doğru kararlara ulaşılabileceği öngörülmüştür. İstinaf düzenlemesiyle itiraz ve karar düzeltme yolu kaldırılarak temyiz ve kanun yararına bozmada birtakım değişiklikler yapılmış; var olan bölge idare mahkemelerinin istinaf yargılamasına hazır hale gelebilmesi, görevleri, toplantı ve karar usulleri, yargılama biçimleri, daireleri, başkan ve üyeleri hakkında geniş düzenlemelere yer verilmiştir. Üç dereceli yargılama içerisinde kanun yollarına başvuru, belli meblağlarla sınırlandırılmıştır. Konusu beşbin lirayı aşmayan davalar açısından ilk derece mahkemesi kararlarının kesin olduğu, bu sınırı aşan uyuşmazlıkların istinaf yoluyla bölge idare mahkemesine taşı- nabileceği, bölge idare mahkemesi kararlarından da konusu yüzon- yedibin liranın altında kalan davalar hakkında verilenlerin kesin ol- duğu, bu tutarı aşan davaların ise temyizi kabil uyuşmazlıklar olarak Danıştay’a götürülebileceği öngörülmüştür. Kanun yollarına başvurunun sınırlandırılması bakımından yapı- lan tartışmalar ve çeşitli makul tereddütlerle birlikte, Anayasa 141. ve 142. maddelerine dayanarak kanun koyucunun kanun yollarını iste- diği biçimde düzenleyebileceği düşünülmektedir. Üç dereceli sistem dahi anayasal bir zorunluluk değilken, bazı kararlar bakımından ka- nun yollarının sınırlandırılmasının eşitlik ilkesi, hak arama özgürlüğü ve Danıştay’a ilişkin düzenlemeler içeren Anayasa’nın 155. maddesine
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1