Türkiye Barolar Birliği Dergisi 136.Sayı
265 TBB Dergisi 2018 (136) Seda GAYRETLİ AYDIN Evlilik ve aile hemen hemen bütün toplumlarda ve dinlerde kutsal sayılmıştır. Tekrar evlenmek bir yana uzun yıllar hatta asırlar boyunca boşanma kurumuna sıcak bakılmamıştır. Örneğin İncil’e dayalı Ka- tolik Kilisesi yorumunda boşanmak yasaktır. Bu katı sistem İtalya’da 1978 yılına kadar uygulanmıştır. 2 Dul kalmak ise eski toplumların birçoğunda bir kadının başına gelebilecek en büyük felaketlerden biridir. Eski Hindistan’da dul kalan kadınların tekrar evlenmesi yasaktı. Hatta eski bir Hindu – Germanik geleneğine göre İskandinav, Yunan, Hindistan, Mısır ve Bali’de dul kalmış kadın kendini kocasının cenaze ateşinin içine atarak diri diri yanmak zorundaydı. 3 Türk Kanuni Medenîsi’nin kabulünden önce kocasından ayrılmış olan kadınla derhal evlenmek istemek veya buna rıza göstermek kadın açısından şeref ve haysiyete aykırı bir durum olarak değerlendirilmiş, kadının tekrar evlenebilmesi için belli bir süre beklemesi uygun görül- müştür. 4 Öktem, mülga hükümlere göre erkekler için de belli durum- larda bekleme süresi olduğunu bunun da kadının bekleme süresince eski evliliğin gölgesinde bulunmasından kaynaklandığını vurgula- mıştır. 5 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’nda erkeğin evliliği son bulduk- tan hemen sonra tekrar evlenebilmesi için süreye ilişkin herhangi bir engel bulunmamaktadır. Oysaki Medenî Kanun’un 132. maddesindeki genel kural uyarınca kadın evliliği sona erdikten ya da eşi öldükten sonra üç yüz gün geçmeden tekrar evlenememektedir. Eğer kadın bu üç yüz günlük süre içerisinde doğurursa çocuk boşandığı eşinden sa- yılacak ve kadının kanuni bekleme süresi bitecektir. Kanuni bekleme süresi doktrin ve uygulamada halen iddet süresi 6 olarak da anılmak- 2 Nazif Kaçak, Açıklamalı İçtihatlı Boşanma Nafaka Mal Rejimleri Velayet, Kartal Yayınevi, Ankara 2004, 34. 3 Bu geleneğe sati denmektedir. Sati erdemli kadın demektir. Dul kalan erdemli kadın kocasıyla birlikte yanmalıdır. Ayrıntılı bilgi için bkz. Yalçın Kayalı, “Eski Bir Hint Geleneği Sati” Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Dergisi, Ankara 2013, C.53 S.1, 365-374. 4 İmran Öktem, İddet Müddeti ve Gebelik, Ankara Barosu Dergisi , Ankara 1945, C. 1 S: 11, 2. 5 Örn. 4 kadınla evli olan erkek bunlardan birini boşarsa onun iddeti bitmeden yeni bir kadınla evlenemezdi. İmran Öktem, 3. 6 Aslında iddet kelimesi süreyi belirtiği için “iddet süresi” denilmesi yanlıştır.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1