Türkiye Barolar Birliği Dergisi 136.Sayı

279 TBB Dergisi 2018 (136) Seda GAYRETLİ AYDIN Bekleme süresi, evlilik boşanma ile sona ermişse boşanmanın ke- sinleştiği tarihte başlar. 59 Bekleme süresinin kaldırılması davasında yetkili mahkeme kadının yerleşim yeri mahkemesidir. Bekleme sü- resinin kaldırılmasını isteyen kadın, davasını gebe olmadığı hukuki sebebine dayandırmışsa davayı hasımsız olarak açmalıdır. Gençcan, bekleme süresinin kaldırılması davasının eşlerin tekrar birbirleriyle evlenebilmelerini sağlayabilmek için açılması halinde, kadının açılan yiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Karar: Göreve ilişkin kurallar kamu düzeniyle ilgili olduğundan yeni kanunla kabul edilen görev ku- ralları geçmişe etkili olup, eldeki davalara da uygulanır. Görev kurallarına aykı- rılık hükmü kesinleşmesine kadar gerek mahkemece gerekse Yargıtay tarafından kendiliğinden göz önünde tutulur. Kadın için bekleme süresinin kaldırılmasına, TMK md. 132, 4787 sayılı Yasa’nın 9. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olup gö- revli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu açıktır. O halde mahkemece yapılacak iş; görevsizlik kararı verilerek dosyanın Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesidir. Bu yön gözetilmeden verilen kararın bozulması gerekmiştir. So- nuç: Temyiz edilen kararın gösterilen sebeple bozulmasına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 31.03.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 11211- 12163 sayılı ve 18.09.2008 tarihli kararında “Boşanmaya ilişkin ilamın 19.04.2006 tarihinde kesinleştiği görülmekle yabancı ilamın kesinleştiği görülmekle yabancı ilamın kesin hüküm veya delil etkisinin yabancı mahkeme kararının kesinleştiği 19.04.2016 tarihinden itibaren hüküm ifa- de edeceğine ve kesinleşme tarihinden itibaren 300 günlük süre (TMK 132. m) dolduktan sonra davacı kadın tarafından bekleme süresinin kaldırılması davası açıldığından davacı kadının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından hük- mün sonucu itibariyle doğru olduğunun anlaşılmasına göre onanmasına” karar verilmiştir. bkz. Gençcan, 2011:302. Ömer Uğur Gençcan, 2011:304. Ali Yarayan, Türk Medenî Hukuku Temel Bilgiler, Yetkin Yayınları, Ankara 2013, 269. İlhan Helvacı, 59. Gençcan, 2011:305/son ilişkin davaların Sulh Hukuk Mahkemesinde görüleceği- ne dair Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 8. maddesi II/4. Bendi, 4787 sayılı Yasa’nın 9. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olup görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu açıktır. O halde mahkemece yapılacak iş; gö- revsizlik kararı verilerek dosyanın Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesi ge- rekir. Bu yön gözetilmeden verilen kararın bozulması gerekmiştir. Sonuç: Temyiz edilen kararın gösterilen sebeple bozulmasına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 31.03.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi. 59 Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 11211- 12163 sayılı ve 18.09.2008 tarihli kararında “Boşanmaya ilişkin ilamın 19.04.2006 tarihinde kesinleştiği görülmekle yabancı ilamın kesinleştiği görülmekle yabancı ilamın kesin hüküm veya delil etkisinin yabancı mahkeme kararının kesinleştiği 19.04.2016 tarihinden itibaren hüküm ifa- de edeceğine ve kesinleşme tarihinden itibaren 300 günlük süre (TMK 132. m) dolduktan sonra davacı kadın tarafından bekleme süresinin kaldırılması davası açıldığından davacı kadının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından hük- mün sonucu itibariyle doğru olduğunun anlaşılmasına göre onanmasına” karar verilmiştir. bkz. Gençcan, 2011:302.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1