Türkiye Barolar Birliği Dergisi 136.Sayı
309 TBB Dergisi 2018 (136) Özde DEREBOYLULAR / Perçem ARMAN kisinin olup olmadığı ve KKTC’de yaşanan insan hakları ihlallerinden Türkiye’nin sorumlu olup olmadığına yönelik birtakım önemli tesp- itler yapıldığından son derece önemlidir. Loizidou iç hukuk yollarının etkinsizliği teziyle doğrudan AİHM’e başvurmuş ve başvurusu Mahkeme tarafından kabul edilmiştir. Gerçekten de KKTC Anayasası’nın 36. ve 159. maddeleri Kıbrıslı Rum- ların Kuzeyde kalan mallarına ilişkin KKTC iç hukuku nezdinde hak aramasına engel olmaktadır. Ayrıca, o dönemde Kıbrıslı Rumların KK- TC’ye geçiş yapma olanaklarının olmadığı da göz önünde bulundu- rulduğunda, bu kişilerin KKTC Mahekemelerine başvurma olanakla- rının fiziken de olmadığı görülmektedir. Bu nedenle, Loizidou, KKTC veya Türkiye’de herhangi bir hak arama girişiminde bulunmaksızın doğrudan AİHM’e başvurabilmiş ve başvurusu kabul edilmiştir. 53 Bayan Loizidou, 1989’da Komisyona yaptığı başvuruda 1974 müdahalesi ertesinde adanın Kuzeyinde kalan mülklerinden yoksun bırakıldığını, mülklerine ulaşmasının ve onlardan yararlanmasının engellendiğini ve mülkiyet hakkının 1974 müdahalesinden itibaren sürekli olarak ihlal edildiğini ileri sürmüştür. 54 Türkiye kendisine kar- şı yapılan bu başvuruda bazı ön itirazlarda bulunmuştur. Bu ön itiraz- ların en önemlilerinden biri, başvuruda konu edilen olayların Mahke- menin zorunlu yargı yetkisine girmediği, çünkü ileri sürülen olayların Türkiye’nin Mahkemenin zorunlu yargı yetkisini kabulünden önce ve kabule ilişkin beyanında belirlemiş olduğu ülke sınırları içinde vuku bulmadığına ilişkindir. 55 Mahkeme Türkiye’nin yargı yetkisine getirdiği bu kısıtlamayı geçersiz bulmuştur. Böylelikle Mahkemenin Türkiye’nin kendi sınırları dışında yaptığı insan hakları ihlalleri ile il- gili olarak da yargı yetkisinin bulunduğu kesinleşmiştir. 56 Türkiye’nin ikinci itirazına ilişkin olarak ise Mahkeme, Türkiye’nin yargı yetkisini, beyanı yaptığı tarihten sonraki meseleler ile sınırlandırmış olmasını hukuken geçerli kabul etmiş ancak beyan tarihinden önce başlayan ve 53 Gündüzler, s. 39. 54 Loizidou davasında AİHM’in 3 kararı vardır. Bunlardan ilki ön karar olan 23. 3. 1995 tarihli karardır. İkincisi 18.12. 1996 tarihli esasa ilişkin karardır. Üçüncü karar ise 28. 7. 1998 tarihli tazminat ve mahkeme masraflarıyla ilgilidir. 55 Loizidou v. Türkiye (Önitiraz), 23. 3. 1995, BN. 15318/89, prg. 4. 56 Gözlügöl, s. 205; Gündüzler, s. 33.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1