Türkiye Barolar Birliği Dergisi 136.Sayı
352 Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin Feshi üzerinde uygulanabilecek bir hukuk kaynağı olduğunu, Sözleşme’nin veya Türk Boğazları ile ilgili diğer herhangi bir sözleşmenin Türkiye tarafından uygulanabilmesi için bunların süreğenlik şartını taşıması gerekmediğini, bunun doğal sonucu olarak Sözleşme’nin herhangi bir sebeple uygulanamadığı hallerde DHS’ndeki seyrüsefer için kullanı- lan boğazlara yönelik rejimine doğrudan başvurulamayacağını ileri sürmektedir. Uygulanacak rejimi belirleme ve yorumlama yetkisi ege- men boğaz devleti konumundaki Türkiye’ye aittir. 83 Sözleşme’nin feshi hâlinde DHS’ndeki seyrüsefer için kulla- nılan boğazlara yönelik rejime doğrudan başvurulamayacağı ve Sözleşme’nin veya Türk Boğazları ile ilgili diğer herhangi bir sözleş- menin Türkiye tarafından uygulanabilmesi için bunların süreğenlik şartını taşıması gerekmediği görüşü isabetlidir. Ancak, Türk Boğazla- rının uluslararası seyrüseferde kullanılan boğazlar niteliğinde sayıla- mayacağı görüşüne iştirak edilememektedir. İstanbul Boğazı, Marmara Denizi ve Çanakkale Boğazı’ndan olu- şan Türk Boğazları tarihi gelişimi itibarıyla her zaman bir bütün olarak kabul edilmiş ve bu doğrultuda tanımlanmıştır. Tarihi gelişime uygun olarak Sözleşme ve Türk Boğazları Deniz Trafik Tüzüğü de İstanbul Boğazı, Marmara Denizi ve Çanakkale Boğazı’nı bir bütün kabul et- miş ve aynı şekilde tanımlamıştır. Marmara Denizi, coğrafi olarak iç deniz konumunda ise de İstanbul ve Çanakkale Boğazlarına bağlan- dığından bu boğazlardan ayrı olarak değerlendirilemezler. Marmara Denizi, İstanbul Boğazı ve Çanakkale Boğazı’nın doğal bir uzantısı- dır. Karadeniz’den Ege Denizi’ne veya Ege Denizi’nden Karadeniz’e ulaşmak için İstanbul ve Çanakkale Boğazlarının yanı sıra Marmara Denizi’nden geçilmesi zorunludur. 84 Ege Denizi ve Karadeniz’deki açık sulardan bir diğerine uğraksız geçiş yapılması, ancak bu iki boğazla birlikte Marmara Denizi’nin bir bütün sayılması sayesinde mümkün olabilir. 83 Karan, s. 437. Aynı yönde Baykal, Deniz Hukuku, 261. Aksi görüş Topsoy, s. 59. 84 Marmara Denizi’nin bir iç deniz olmasından dolayı her iki boğazın da açık de- nizin iki kesimi arasında uluslararası ulaştırmada kullanılan bir boğaz olmadığı ileri sürülerek örf ve adet hukukunun yabancı devletlerin gemilerine tanıdığı geçiş hakkı reddedilemez. Türk Boğazlarından geçiş her zaman bir bütün kabul edilmiş, tarih boyunca sözleşmelerle düzenlenmiş, yani ahdi bir düzene tabi kı- lınmıştır: Toluner, Milletlerarası Hukuk, s. 156.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1