Türkiye Barolar Birliği Dergisi 136.Sayı

95 TBB Dergisi 2018 (136) Uğur ERSOY önemli delilidir; buna göre, pasif ötanazinin ceza hukukunu ilgilen- diren bir boyutu bulunmamakta, başka bir ifadeyle pasif ötanazi suç teşkil etmemektedir. Ayrıca yazar, ötanazi ve özellikle aktif ötanazi kavramı yerine, “ölüme yardım” kavramının kullanılması gerektiğini savunmaktadır. 55 TCK m.26/2’deki “kişinin üzerinde mutlak surette tasarruf edebileceği bir hakkına ilişkin olmak üzere” ifadesinden ne anlaşılması gerektiğine de değinen Ünver, öğretide bu ifadeden ne anlaşılması gerektiğinin tartışmalı olduğunu belirttikten sonra, Türk doktrinindeki yazarların bu ifadeye dayanarak kişinin kendi yaşamı üzerinde mutlak suret- te tasarruf hakkının bulunmadığını savunduklarını, ancak böyle bir yorumun ne madde metninden ne de madde gerekçesinden çıkartı- lamayacağını belirtmektedir. Yazara göre bu yorum şekli, bu yazar- ların subjektif ve aktif ötanaziye karşı olmalarından kaynaklanan bir yorumdur. Ünver, TCK m.26/2’deki ifadenin, mağduru toplum veya devlet olan (örneğin kamu idaresine, adliyeye veya devletin güvenli- ğine karşı suçlar) suçlar bakımından söz konusu olduğu, bu suçlar ba- kımından bireyin rızasının hukuken geçerli olmadığını; buna karşın yaşam hakkının bireyin tasarruf edemeyeceği bir hak olduğu görüşü- nün yerinde olmadığını savunmaktadır. 56 Ünver son olarak, intihara yönlendirme suçunun TCK’dan çıkar- tılması gerektiğini, ancak 84. maddenin dördüncü fıkrasının adam öldürme suçları içinde özel olarak düzenlenmesi gerektiğini ifade et- mektedir. 57 Yazara göre, aktif ötanazi eylemleri dışında kalan ve ki- şinin talebi üzerine gerçekleşen insan öldürme eylemleri, kanun ko- yucunun tercihi üzerine ya insan öldürme eylemleriyle eş tutulmalı ya da ilgilinin istek ve arzusu nedeniyle indirilmiş ceza ile karşılan- malıdır. Bu açıdan yapılması gereken iki temel değişiklik vardır: İlk olarak intihara yönlendirme suçunun kaldırılması, şayet bu suç mutla- ka düzenlenmek isteniyorsa talep üzerine insan öldürme suçu olarak düzenlenmesi; ikinci olarak, ötanazi kavramının koşullarının kanunla düzenlenerek ötanazinin suç olmadığının açıkça düzenlenmesi. 58 doğru olmadığını belirtmektedir. Bkz. Koca, İntihara Yönlendirme, s.19. 55 Ünver, Ötanazi, s.38-39. 56 Ünver, Ötanazi, s.40-41, 57. 57 Ünver, Ötanazi, s.42. 58 Ünver, Ötanazi, s.57.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1