Türkiye Barolar Birliği Dergisi 137.Sayı
125 TBB Dergisi 2018 (137) M. Süheyl KARAKAYA Yargıtay çoğu kararında bu hususu değerlendirmemiştir. Nitekim daha önce vurguladığımız gibi bu tehlike Sulh Ceza Hakimliği karar- larında da sürmektedir. Nihayet Yargıtay 2016 126 yılında bir karar düzeltme başvurusunda içtihadını doğru bir şekilde değiştirmiştir. Hükümlerden 5651/9›un cezai sorumluluğu, TMK 24 ve 25›in hukuki sorumluğu düzenlediğini belirtmiş, davacının bunlara başvurmakta serbest olduğunu, yani bir özel-genel hüküm ilişkisi olmadığını vurgulamıştır. Kanaatimizce içtihat doğru yoldadır, ancak 5651/9’un madde metninden ne anlaşılması gerektiği Yargıtay’ca ortaya konulmamış- tır. Bu “kişilik hakkı ihlal edilen” lafzını da bu içtihat ışığında bir su- çun hukuki değeri olarak almak gerekir. Yargıtay’ın doğru olan son içtihadından önceki içtihatlarının seyri de anlaşılabilirdir: 5651 sayılı Kanun’da 2014 değişikliği öncesi 9. madde ile ulaşılıp da MK 25 hü- kümleriyle ulaşılamayan pek bir şey yoktu. Öyle ki, ilgili hem içeriği yayından kaldırabiliyor, hem de cevap hakkını kullanabiliyordu. Bu imkanlar maddeye özellikle bir özel hukuk normu havası katıyordu. Bu durumda Yargıtay’ın, MK 25 hükmünün ayrıca başvurulduğunda daha iyi bir menfaat sağlayan bir genel hüküm olmadığı tespiti yerin- de denebilirdi. Ancak özellikle 2014 değişikliğinden sonra durum değişmiştir. Yukarıda incelediğimiz gibi kanun koyucu, madde başlığından cevap hakkını çıkarmış, yalnızca yayından çıkarma ve erişimin engellenmesi neticelerini bırakmıştır. Bu neticeler MK 25’in yalnızca tecavüzün dur- durulması neticesini karşılamaktadır. Dolayısıyla eski içtihatlardaki normun karakteri konusundaki belirsizlik de ortadan kalkmıştır. 2.3.2 Ceza Kararlarının Hukuk Hakimine Genel Olarak Etkisi Ceza muhakemesi ve medeni muhakemenin kesiştiği alanlar ola- bilir. Ancak bu durumda ilk bakışta koruduğu haklar benzer gözüken bu alanların ulaşmak istedikleri hedef 127 açısından farklılıklar vardır. 128 126 4. HD., E. 2015/13252 K. 2016/2190 T. 22.2.2016 (Lexpera İçtihat Bankası) 127 Hedefi burada umûmi menfaat olarak kullanıyoruz. Hususi olarak maddi gerçek- liğin mi şekli gerçekliğin mi arandığı tartışmalıdır. Tartışmalar için bkz: Alango- ya, s. 25 ve 26. 128 Pekcanıtez/Atalay/Özekes, s. 854.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1