Türkiye Barolar Birliği Dergisi 137.Sayı
168 7139 Sayılı Kanun Kapsamında Ormancılık ve Su Tahsisi ile Arazi Toplulaştırılmasının Anayasallığı etmektedir. Bir başka değişle, kendi arazisinde, hazine arazisinde veya orman rejimine giren yerlerde özel kişileri ağaçlandırma yaparak, or- mancılık alanına sokmaya çaba sarf etmektedir. Oysa Ek Madde 15’de, orman idaresinin bu politikasına ters bir şekilde hareket edilmektedir. Bu bakımdan, Ek madde 15’deki hüküm, yapılan uygulamanın tersi- ni yansıtmaktadır. Bu defa devlet, özel kişinin arazisinde ağaçlandır- ma yapmıştır ve ortaya çıkan mülkiyet sorununun sınırlı bir süre için “bir kamu – özel ortak ormancılık işletmesi kurularak” çözülmesi de olanaklıdır. Her ağaçlandırma çalışmasının başlangıçta belirlenmiş bir idare amacı, bu amaca uyan bir idare süresi vardır. Yoksa bile belirle- nebilir. Belirlenen bir idare süresinin bir kısmı geçmiştir. Kalan süreyi kapsayan ve bugüne kadar tarafların katlandıkları maliyetleri dikka- te alarak, kalan süreyi kapsayan bir hak ve sorumluluk paylaşımı ta- nımlanarak, sorun olan sahayı “kamu özel ortaklığında” bir girişime dönüştürmek mümkündür. Bu durumda taraflar daha hakkaniyete uyan bir maliyet ve hak paylaşımı yapabileceği gibi, arazi sahibinin mülkiyet ve miras hakkı da korunabilecektir. Bu olanak mevcutken ve bu güne kadar uygulanan “özel ağaçlandırmaları teşvik etmek” politikalarına daha uygun bir anlayışken, kanun koyucunun, kişilerin mülkiyet haklarını koruyarak, geleneksel arazi kullanım biçimlerini değiştirmeden bir çözüm bulmak yerine, yeni çatışmaları getirecek bir düzenleme yapmasında kamu yararı bulunmamaktadır. Üstelik Ek madde 15’de bugüne kadar tapusu iptal edilerek mül- kü elinden alınmış kişilere ait bir çözüm de önerilmemektedir. Bu kişilerin istemeleri halinde mülklerinin iadesi, mülkü kullanmaktan mahrum bırakıldıkları dönemdeki kayıplarının tazmini konularında çözüm üretilememiştir. Kamulaştırmasız el atma nedeniyle ödenme- si gereken bedel, mülkiyet hakkına müdahalenin orantılılığıyla ilgili bir meseledir. Orantılılık, müdahaleyle elde edilen kamusal yarar ile kişinin yüklendiği külfet arasında adil bir denge kurulmasını gerektir- mektedir. Malikin mülkiyet hakkına kamulaştırmasız el atma yoluyla yapılan müdahaleden, kamunun elde edeceği yarar ile kişinin yükle- neceği külfet arasındaki adil denge, ancak kişiye taşınmazın ve taşın- mazı kullanmaktan mahrum bırakılmanın gerçek bedelinin ödenmesi suretiyle sağlanabilir. 25 Oysa Ek Madde 15’le, kamulaştırmasız el atılan 25 E. 2013/95, K.2014/176, Kt. 13.11.2014.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1