Türkiye Barolar Birliği Dergisi 137.Sayı

276 Kamulaştırmasız El Koymanın Unsurları ve Kamulaştırmasız El Koymaya Karşı ... özel hukuk kişisinin mülkiyet hakkına müdahale etmesi olarak tanım- layabiliriz. B. Hukuki El Koyma Kavramının Kamulaştırmasız El Koyma Kavramı İçerisinde Yer Alıp Almadığı ve Hukuki El Koyma Kavramın Nitelendirilmesine İlişkin Sorunlar Yargıtay Hukuk Genel Kurulu bir kararında, fiilen el koyma olgu- su olmasa bile mülkiyet hakkının hukuksal nedene dayanılmadan an- cak hukuki bir işlemle kısıtlandığı bu gibi durumları kamulaştırmasız el koyma olarak nitelendirmiştir. 7 Burada çözümlenmesi gereken sorun; uzun yıllar programa alın- mayan imar planlarının sebep olduğu hak ihlali nedeniyle ortaya çıkan zararın giderilmesi için açılacak davanın, günümüzde kamu- laştırmasız el koyma hükümlerine göre çözülüp çözülmediği nok- tasında toplanmaktadır. Çünkü Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun kararında belirtildiği üzere, mülkiyet hakkının kullanımının kararda belirtilen şekilde engellenmesinin kamulaştırmasız el koyma olarak kabul edilmesi halinde; açılacak davaların, davanın görüleceği yargı kolu ve davada uyulması gereken usuller, fiilen el koyma durumun- da ortaya çıkan uyuşmazlıkla aynı doğrultuda çözümlenmesi gerek- mektedir. Uyuşmazlık Mahkemesi ise uzun süre programa alınmayan imar planları nedeniyle tasarrufu hukuken kısıtlanan taşınmazların mülkiyet hakkının ihlalini doğuracak uyuşmazlıklarda görevli yargı yerini idare mahkemesi olarak belirlemiştir. 8 Nitekim Uyuşmazlık 7 YHGK, 15.12.2010 gün ve E: 2010/5-662, K: 2010/551, (Kazancı İçtihat Bilgi Banka- sı, 10.08.2017), “Uzun yıllar programa alınmayan imar planının fiilen hayata geçi- rilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarenin, malikin taşınmaz üzerindeki tasarruf hakkını belirsiz bir süre için kullanılamaz hale getirdiği, dolayısıyla malikin taşınmazdan mülkiyet hakkının özüne uygun şekilde yararlanma olanağı kalmadığı, taşınmaz malikinin mülkiyet hakkının hu- kuksal bir nedene dayanılmadan idarece engellendiği kuşkusuzdur. Bir kişinin taşınmazına eylemli olarak el atıp tamamen veya kısmen kullanılması- na engel olunması ile, imar uygulaması sonucu o kişinin mülkiyetinde olan taşın- maza hukuken kullanmaya engel sınırlamalar getirilmesi arasında sonucu itibari ile bir fark bulunmamakta her ikisi de kişinin mülkiyet hakkının sınırlandırılması anlamında aynı sonucu doğurmaktadır.” 8 Uyuşmazlık Mahkemesi, 14.01.2013 gün ve E: 2012/317, K: 2013/30, (uyusmazlık. gov.tr, 10.08.2017), “Olayda, davacıların hissedar olduğu taşınmazın imar planıy-

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1