Türkiye Barolar Birliği Dergisi 137.Sayı
40 Türkiye’de Seçme ve Seçilme Hakkı Boyutunda Yaşanan Demokratikleşme Sürecinin ... na duyulan ihtiyaçtır. Bu nedenle demokrasi bakımından seçme ve se- çilme hakkının sine qua non ( olmazsa olmaz ) bir nitelik taşıdığını peşinen belirtmek gerekir. Öyle ki seçme ve seçilme hakkı, demokrasinin farklı tanımlarının kesişen ortak değeridir. Bu durumu kısaca izah etmek için demokrasi tanımlarında esas alınan normatif tanım ile ampirik ( de- neysel ) tanıma özetle değinmek gerekir. Normatif demokrasi , etimolojik bir yaklaşımla, halkın yönetimi olarak anlaşılmaktadır. 8 18’inci yüzyıla kadar demokratik bir uygulamanın ancak küçük ölçekli topluluklarda uygulanabileceği görüşü hâkim kalmıştır. 9 Örneğin Rousseau ’ya göre demokrasi, yurttaşların büyük bir kısmının devlet yönetiminde yer aldığı bir hükümet modeli olarak tanımlanmaktadır. Rousseau , büyük ölçekli toplumlarda halkın her bir siyasi mesele ile ilgili olarak bir araya gelebilmesi mümkün olmadığı için gerçek anlamda demokrasinin uygulanamayacağını ifade etmek- tedir. 10 Benzer şekilde Montesquieu , yönetim yetkisinin tüm millete ait olduğu cumhuriyet hükümetini bir demokrasi olarak tanımlamakta ve doğrudan demokrasi uygulamalarını desteklemektedir. Montesquieu ’ya göre, millet layıkıyla yapabileceği her şeyi bizzat yapmalıdır ve de- mokrasilerde halkın memurları bizzat seçmesi temel bir kuraldır. 11 Başta etkili olan ve temsil kurumundan mümkün olduğunca arındı- rılmış bahsi geçen doğrudan demokrasi anlayışı, özellikle Amerika’da 18’inci yüzyılın sonlarına doğru toplanan meclislerdeki temsil uygula- maları ile birlikte etkisini büyük ölçüde kaybetmiştir. 19’uncu yüzyı- la gelindiğinde ise temsil kurumunun demokrasi bakımından gerekli olduğu açıkça kabul edilir hale gelmiştir. 12 Böylelikle siyasal sistemler- deki ölçek genişlemesi neticesinde seçme ve seçilme hakkı, günümüz- de temsil kurumuna muhtaç hale gelmiş olan demokrasi bakımından adeta bir zorunluluk halini almıştır. 13 8 Giovanni Sartori, Demokrasi Teorisine Geri Dönüş (Çev. Tunçer Karamustafaoğlu ve Mehmet Turhan), Sentez Yayıncılık, İstanbul 2014, s. 39; Mustafa Erdoğan, Ana- yasal Demokrasi, Siyasal Kitabevi, Ankara 2015, (Anayasal Demokrasi), s. 244. 9 Oktay Uygun, Demokrasi: Tarihsel, Siyasal ve Felsefi Boyutlar, On İki Levha Ya- yıncılık, İstanbul 2011, s. 124. 10 Jean Jacques Rousseau, Toplum Sözleşmesi (Çev. Ahmet Şensılay), Anahtar Yayı- nevi, İstanbul 2010, s. 116-120. 11 Montesquieu, Kanunların Ruhu Üzerine (Çev. Fehmi Baldaş), Hiperlink Yayınları, İstanbul Tarihsiz, s. 50. 12 Robert Alan Dahl, Demokrasi Üzerine (Çev. Betül Kadıoğlu), Phoenix Yayınları, Ankara 2010, s. 108-109; Uygun, s. 125-126. 13 Cem Eroğul, Anatüzeye Giriş (“Anayasa Hukuku”na Giriş), İmaj Yayınevi, Anka-
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1