Türkiye Barolar Birliği Dergisi 137.Sayı
85 TBB Dergisi 2018 (137) Ömer KESKİNSOY/Semih Batur KAYA Bununla birlikte hükümet sistemi bakımından oldukça önemli bir gelişmeye 1961 Anayasası kapı aralamıştır. İşte 1961 Anayasası’nın en önemli katkılarından biri de devlet iktidarının ve egemenliğin kullanı- lışının çeşitli organlar ve kurumlar arasında bölüştürülmesi ve bunlar arasında adeta bir frenler ve dengeler mekanizmasının kurgulanması- dır. Daha önceleri Padişahın şahsında yürütme etrafında birleşen kuv- vetler süreç içerisinde Türkiye Büyük Millet Meclisi etrafında birleş- miştir. İşte 1961 Anayasası bu kuvvetleri, yani yasama ve yürütmeyi yumuşak bir kuvvetler ayrılığına tabi tutup bunları paylaştırmıştır. Bu sonuç egemenliğin kullanılışına yönelik demokratik hukuk devletine varma tırmanışında ilk adımı teşkil etmektedir. Bununla beraber Mec- lis artık egemenliği kullanan tekil ve tekel bir iktidar alanı değil bun- lardan yalnızca bir tanesidir. Üstelik Meclis bu yetkisine kullanırken oldukça önemli bir yargısal denetime, Anayasa Mahkemesi denetimi- ne tabi tutulmuştur. e. 1982 Anayasası Dönemi Anayasa’nın 8 inci maddesine göre; “ Yürütme yetkisi ve görevi, Cum- hurbaşkanı ve Bakanlar Kurulu tarafından, Anayasaya ve kanunlara uygun olarak kullanılır ve yerine getirilir .” Anayasanın104 üncü maddesinin ilk fıkrasına göre; “ Cumhurbaşkanı Devletin başıdır. Bu sıfatla Türkiye Cum- huriyetini ve Türk Milletinin birliğini temsil eder; Anayasanın uygulanma- sını, Devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını gözetir .” 1961 Anayasası’nın 6 ıncı maddesinin karşılığı olarak 1982 Anayasası’nda yer alan 8 inci maddenin en temel farkı, parlamenter sistemi benimsemiş birçok ülkedeki eğilimden esinlenilerek, yürütme- nin sadece bir görev olduğuna değil, bunun yanı sıra yetki olduğuna da maddede yer verilmiş olmasıdır. 1982 Anayasası’nın 8 inci maddesinde yürütmenin aynı zamanda yetki olarak kabul edilmesinin yürütme içerisinde yer alan Cumhur- başkanı bakımından en temel somut sonucu, Anayasa’nın 104 üncü maddesindeki düzenlemelerle Cumhurbaşkanına tanınan yetkilerinin ziyadesiyle arttırılmış olmasıdır. Oysa bu durum, parlamenter hükü- met modeli açısından doğru bir yaklaşım değildir. 1961 Anayasası’nın 97 inci maddesindeki düzenlemeden farklı olarak, 1982 Anayasası’nın 104 üncü maddesinin ilk fıkrasına, “ Anayasanın uygulanmasını, Devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını gözetir ” ibareleri eklenmek
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1