Türkiye Barolar Birliği Dergisi 138.Sayı

18 İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi İçtihadında Avukatın Sır Saklama Yükümlülüğünden ... İHAM; taraflar arasında başvurucu hukuk bürosunda yapılan arama ve el koymanın özel hayata, konuta ve yazışmalara müdahale teşkil ettiği yönünden bir uyuşmazlık olmadığını, kendisinin ve bu hu- susu kabul ettiğini, 21 müdahalenin varlığının tespit edilmesi aşamasın- da esas uyuşmazlığın Daupner ’de yapılan aramada bir USB diskin ve bir hard diskin imajının alınmasından kaynaklandığını, 22 bu noktada başvurucu hukuk bürosunda hiçbir el koyma işleminin yapılmadığına ve el koymanın Draupner ’de bulunan dairede gerçekleştirildiğine dik- kat çekilmesi gerektiğini, yerel mahkemelerin bu dairenin Daupner ’e bağlı bir işyeri niteliğinde olduğu sonucuna ulaştığını, “İnsan Hakları Avrupa Sisteminin ikincilliği” ilkesi gereğince İHAM’ın yerel mahke- melerin bu tespitini sorgulamayacağı, bu hususun yerel mahkemeler- ce detaylı bir şekilde incelendiğini, bu nedenle keyfi bir müdahaleden bahsedilemeyeceğini, 23 özetle başvurucu avukatlık şirketine İHAS m.8 anlamında bir müdahale gerçekleştirildiğini, ancak başvurucu avukat- lık şirketinin ortaklarından olan avukatın aynı zamanda yöneticisi ol- duğu Daupner isimli şirkette yapılan arama ve el koymanın İHAS m.8 anlamında müdahale teşkil etmediğini belirtmiştir. 24 Kararın bu kısmından anlaşılacağı üzere; avukatların avukatlık dışında bir işle ilgilenmeleri, örneğin bir şirketin yönetiminde görev almaları durumunda, 25 bu ikinci işlerini yürüttükleri işyerleri (“konut- yecektir. Somut olayda İHAM özetle; Draupner’de imajı alınan dijital materyalin, dosyadan çıkarılması ile ilgili taleplerin yerel mahkemelerce değerlendirilmesi noktasında başvurucuların etkili başvuru hakkından yararlandığı, ancak ilk ara- ma kararı verilirken “Draupner’da bir şey bulunamaması halinde başvurucu hu- kuk bürosunda devam edilebileceği” kararının alındığı Bölge İdare Mahkemesi duruşmasında taraf olmadığı gibi, bu hususta yaptığı itirazlar “karardan etkilen- mediği” gerekçesiyle reddedildiğinden, bu hususun etkili başvuru hakkını ihlal ettiği sonucuna ulaşmıştır. 21 Lindstrand Partners Advokatbyra AB - İsveç, supra 14, par.84. 22 Lindstrand Partners Advokatbyra AB - İsveç, supra 14, par.85. 23 Ibid. 24 Lindstrand Partners Advokatbyra AB - İsveç, supra 14, par.86. 25 Bu noktada belirtmeliyiz ki; 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun “Avukatlıkla bir- leşebilen işler:” başlıklı 12. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendi uyarınca, avukatın anonim, limitet, kooperatif şirketlerin ortaklığı, yönetim kurulu başkanlığı, üye- liği ve denetçiliği ve komandit şirketlerde komanditer ortaklık yapmaları avu- katlıkla bağdaşmakta ise de, mesailerinin tamamını kapsayacak şekilde şirket yönetmeleri ile aynı Kanunun 11. maddesi uyarınca tacirlik yapmaları avukatlık ile bağdaşmayacaktır. Kararın, Türk Hukuku ile karşılaştırılarak okunması ve de- ğerlendirilmesi gerekmektedir.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1