Türkiye Barolar Birliği Dergisi 138.Sayı

250 Disiplin Soruşturmasında Delil ve İspat ma ile çelişmesi halinde iyice irdelenmesi gerektiği 85 ve soruşturulana ceza verilebilmesi için ifadenin diğer deliller ile desteklenerek şüphe- nin tamamen yenilmesi gerektiği belirtilmektedir. 86 Tanığın yemin etmesi hususunda ise DMK ve AK gibi bazı ka- nunlarda özel düzenleme bulunmaktadır. Özel hüküm bulunmayan hallerde, söz konusu boşluk DMK ve AK’nın yanı sıra CMK’daki ilgili hükümlerin kıyasen uygulanması ile doldurulmalıdır. Keza AK, yemi- ne ilişkin hususlarda CMK’daki hükümlere atıf yapmaktadır. Bunun yanı sıra özellikle Anayasa’da yer aldığı üzere soruşturulanın yakını olması halinde tanığa ifade vermesi konusunda bir zorlamada bulu- nulamaz. Bunun gibi tanıklıktan çekinme ve yemin etmemeye ilişkin hususlar CMK’da yer alan hususlar çerçevesinde araştırılmalı ve son- rasında yemin yoluna gidilmelidir. Mağdurun tanıklık etmesi halinde ise CMK m.236/1’de yer aldığı üzere yemin zorunlu değildir. Ayrı- ca ceza yargılamasında tanığın gelmesi kanunla zorunlu kılınmasına rağmen, 87 kısmi düzeni konu alan disiplin soruşturmasında tanığın zorla gelmesi ve getirilmesine ilişkin konu belirsizdir. Tanığın gelip ifade vermesi disiplin soruşturması bakımından önem arz etse bile, bu konuda zorlayıcı nitelikte özel bir düzenleme bulunmamaktadır. Tanığın ifadesi yalnız alınsa da gerekli görülen hallerde tanıklar birbirleriyle yüzleştirilmelidir. 88 Ayrıca tanıklar soruşturulanla da yüzleştirilmeli ve soruşturulana tanıklara soru yöneltme imkânı tanın- malıdır. Nitekim tanığa soru sorma işlemi neticesinde ifadenin inandı- rıcılığı daha net bir görünüm almaktadır. 89 Ayrıca ifadenin güvenilir- liği noktasında, soruşturulan ile ilişkisi, aralarında husumet bulunup bulunmadığı, kendisini tanıyıp tanımadığı gibi konular da açığa ka- vuşturulmalıdır. Soruşturmacı istediği tanığı dinleyebileceği gibi, örneğin DMK m.129’da düzenlendiği üzere soruşturulanın talebi üzerine belirtilen kişileri de dinlemelidir. Bu kapsamda kaç tane tanığın dinlenebilece- ğine ilişkin bir hüküm yoksa amaca uygunluk ve dürüst işlem ilke- 85 Yarg. 6.CD , E:2011/17641, K:2014/2566, KT:19.02.2014, www.kazanci.com.tr . 86 Yarg, 1.CD , E:2013/1893, K:2013/4658, KT:26.06.2013, www.kazanci.com.tr . 87 Yenisey/Nuhoğlu, s.512. 88 Sancakdar, s.267. 89 Muhammet Kızıl, “Tanık İfadesi ve İnandırıcılık”, Ankara Barosu Dergisi , Y.2014, S.2, s.405-406.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1