Türkiye Barolar Birliği Dergisi 138.Sayı

257 TBB Dergisi 2018 (138) Veysel Candan CANOĞLU Sosyal medya üzerinden delil toplarken ikili bir ayrım yapılmalı- dır. Eğer veri kişi tarafından gizlenmemiş veya kişi, herkesin görebi- leceği bir şekilde paylaşım yapmış ise bu durumda bir mahkeme veya merciin iznine gerek olmadan delil kullanılabilmektedir. 129 Ancak veri gizlenmiş veya bazı kişilere açık olsa bile herkese karşı açık olarak paylaşılmamış ise bu durumda veri özel hayatın gizliliği kapsamında değerlendirilmelidir. Bu kapsamda veri ilk durumdaki gibi doğrudan toplanamaz. Bunun için ancak özel hayatın gizliliğine meşru bir mü- dahale hakkı getiren düzenlenme bulunmalıdır. Bunun yanı sıra ka- nunun dolanılması sonucuna yol açabilecek, hack gibi işlemlerin yanı sıra sahte hesap açıp kullanma gibi yöntemlerin kullanılması ile elde edilen deliller de hukuka aykırıdır. Nitekim veri delil olarak değer- lendirilirken, verinin nasıl elde edildiği hususunu göstermek soruştur- macıya aittir ve soruşturmacı ancak hukuka uygun vasıtalarla sosyal medya üzerinden delil toplayabilmektedir. E. CEZA YARGILAMASINDA ELDE EDİLEN DELİLLERİN KULLANILIP KULLANILAMAYACAĞI SORUNU Kimi zaman aynı eylem disiplin suçunun yanı sıra suç da oluştu- rabilmektedir. Bu durumda, kabahatlerin aksine 130 kişinin aynı eylem nedeniyle cezai sorumluluğuyla beraber disiplin sorumluluğu da söz konusu olabilmektedir. 131 Bu nedenle aynı eylem nedeniyle ceza yar- gılaması ile birlikte disiplin soruşturması da yapılmakta 132 ve duruma göre ceza verilebilmektedir. 133 129 Murphy/Fontecilla, s.36-37. 130 5326 sayılı Kabahatler Kanunu m.15’e göre aynı eylemin hem kabahat hem de suç oluşturması durumunda, sadece idari ya da cezai yaptırımın uygulanabileceği be- lirtilmektedir. Kabahatler için özel bir düzenleme olmasına karşın disiplin suçları için genel bir düzenleme yoktur. 131 İngiltere gibi bazı hukuk düzenlerinde bu hallerde disiplin soruşturması yerine sadece suça dair yargılama yapılmaktadır. Bkz. Cem, Disiplin, s.830. 132 DMK m.131’de olduğu gibi bazı kanunlarda, açık bir şekilde ceza yargılamasının disiplin soruşturmasının yapılmasına engel olmadığı yer almaktadır. Ancak 1126 sayılı Avukatlık Kanunu m.140’ta aynı eylemden dolayı ceza kovuşturmasına başlanmış ise disiplin soruşturmasının ceza kovuşturmasının sonuna kadar bek- letileceği yer almaktadır. Ayrıca yine aynı maddenin devamında, avukat hakkın- da yürütülen ceza davasının sonunda mahkûmiyet kararının çıkması durumunda ilgili eylemden dolayı disiplin soruşturmasının da yapılması gerektiği yer almak- tadır. 133 Yaptırımların birliği görüşünü savunanlara göre, aynı fiilden dolayı hem idari hem de adli ceza verilmesi non bis in idem ilkesini ihlal etmektedir. Detaylı bilgi

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1