Türkiye Barolar Birliği Dergisi 138.Sayı

355 TBB Dergisi 2018 (138) Gönenç GÜRKAYNAK / Hilal ÖZÇELİK / Ali TUNÇSAV sistemlerine ilişkin bir etki analizi yapılması gerektiğini öngörmesi ile Intel dosyasına ilişkin esas tartışma, indirim sistemlerinin rekabeti kı- sıtlama yönündeki olası etkilerinin olup olmadığı noktasında toplan- mıştır. Genel Mahkeme, Hoffman-La Roche kararı ile sabit içtihat haline ge- len yaklaşımı benimseyerek, Komisyon tarafından ortaya koyulan şe- kilci yaklaşım doğrultusunda hareket etmiş ve sadakat indirimlerinin rekabetçi etkileri değerlendirilirken bir fiyat-maliyet analizinin gerekli olmadığını belirtmiştir. 26 Böylece, Genel Mahkeme bu tür indirimlerin pazarda meydana getirebileceği rekabeti kısıtlayıcı etkileri dışlayarak, sadakat indirimlerinin, doğası gereği , hukuka aykırı olduğu sonucuna varmıştır. 27 Nitekim indirim sistemlerine ilişkin bir etki analizi, Ko- misyon tarafından yapılmış olmasına rağmen, Genel Mahkeme, kara- rı kapsamında Komisyon tarafından yapılan etki analizinin yetersiz olduğuna dair Intel tarafından öne sürülen savunmalara değinmeye dahi ihtiyaç duymamıştır. Öte yandan, Kanun Sözcüsü Wahl’ın 20 Ekim 2016 tarihli görüşü kapsamında, ABİDA’nın 101(1) maddesinin 28 uygulanması açısından, rekabeti kısıtladığı iddia edilen her türlü eylemin hem amaç hem de etki bakımından iki farklı kategori altında ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiği savunulmuştur. 29 Wahl görüşünde ilk olarak “amaç bakımın- dan ihlal” kavramının, yalnızca açık bir şekilde hukuka aykırı etkiler 26 Case T-286/09 Intel Corp v Commission [2014] ECR II-0000, para. 99. 27 Case T-286/09 Intel Corp v Commission [2014] ECR II-0000, para. 85. 28 ABİDA madde 101(1) şu şekildedir: “Üye devletlerarasındaki ticareti etkileye- bilecek nitelikte olan ve amacı veya etkisi iç pazardaki rekabetin engellenmesi, kısıtlanması veya bozulması olan ve özellikle aşağıdaki nitelikleri taşıyan tüm te- şebbüsler arası anlaşmalar, teşebbüs birliklerinin kararları ve uyumlu eylemler iç pazarla bağdaşmaz ve yasaktır: (a) doğrudan veya dolaylı olarak, alış veya satış fiyatlarını veya diğer ticaret koşullarını belirleyen, (b) üretimi, piyasaları, teknik gelişmeyi veya yatırımları sınırlayan veya kontrol eden, (c) piyasaları veya arz kaynaklarını paylaştıran, (d) ticari ilişkinin diğer taraflarına eşdeğer işlemler için farklı koşullar uygulayarak, onları rekabet edebilirlik açısından dezavantajlı du- ruma sokan, (e) sözleşmelerin yapılmasını, nitelikleri gereği veya ticari teamüllere göre bu sözleşmelerin konusuyla ilgisi olmayan ek yükümlülüklerin sözleşmenin diğer taraflarınca kabulü şartına bağlayan.” 29 Sandro Marco Colino, Pablo Ibáñez Colomo, Damien Neven, Nicolas Petit, “Intel: Analysing the Advocate General’s opinion, Revue Des Droits De La Concurrence”, Concurrences Review, 2017, C. 1-2017, S. 83450, s. 16-35 (çevrimiçi) https://www. concurrences.com/en/review/issues/no-1-2017/on-topic/intel-analysing-the- advocate-general-s-opinion, (Erişim Tarihi: 21.02.2018).

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1