Türkiye Barolar Birliği Dergisi 138.Sayı

98 Gönüllü Vazgeçme VIII. Failin İcra Hareketlerini Tamamlamasına Rağmen Suçun Tamamlanmasını veya Neticenin Gerçekleşmesini Önlemesi Şeklindeki Gönüllü Vazgeçme Gönüllü vazgeçme hükümlerinin tatbik edileceği ikinci hal, fai- lin icra hareketlerini tamamlamasına rağmen suçun tamamlanmasını veya neticenin gerçekleşmesini önlemesi halidir. Yukarıda failin icra hareketlerinden vazgeçmesi durumunda ihmali suçlar hariç aktif bir harekette bulunmasına gerek olmadığı hususuna değinmiştik. Oysa failin suçun tamamlanmasını veya neticenin gerçekleşmesini önlemesi halinde negatif bir tavır yetmez, aksine failin suçun tamamlanmasını veya neticenin meydana gelmesini aktif bir çaba ile önlemesi gerekir. 60 Hakeza bu durum madde gerekçesinde ”…Ancak icra hareketlerinin bitmesinden sonra gönüllü vazgeçmenin kabulü için, vazgeçenin su- çun tamamlanmasını önlemek bakımından ciddi bir çaba göstermesi gerekmektedir.” şeklinde ifade edilmiştir. Burada failin gönüllü vaz- geçme yönündeki iradesini tespit etmek, icra hareketlerinden vaz- geçmeye oranla hiç şüphesiz ki daha kolay olacaktır. Kanaatimizce, 5237 sayılı Kanun’la birlikte suçun tamamlanmasının veya neticenin gerçekleşmesinin önlenmesi halinin gönüllü vazgeçme kapsamında değerlendirilmesi yukarıda bahsettiğimiz suç politikası teorilerine ve madde gerekçesindeki ifade ile modern suç politikasına uygundur. Böylece, 765 sayılı Kanun’un ifadesi ile tam teşebbüs aşamasında da gönüllü vazgeçme hükümlerinin tatbiki mümkün hale getirilmiştir. Kanun’da her ne kadar suçun tamamlanması veya neticenin gerçek- leşmesinin önlenmesi biçiminde iki kavramdan bahsedilmiş ise de, esasında sadece suçun tamamlanmasının önlenmesi ifadesinin yeterli olacağı kanaatindeyiz. Zira aslında kanun koyucunun kullandığı her iki kavram da suçun tamamlandığı anlamını taşır. Zannederiz ki ka- nun koyucu bu kavram ayrımını sırf hareket suçları ile netice suçları arasındaki farkı gözeterek yapmıştır. Neticede, vazgeçme her ihtimal- de suçun tamamlanmasından önce gerçekleşmelidir. gönüllü olarak vazgeçtiğinin kabulüyle sanıklar hakkında TCK’nın 36. maddesi- nin uygulanması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması…” (Yar- gıtay 11. Ceza Dairesi, 2014/1907, 2016/925, 10.2.2016, www.kazanci.com ) 60 “Suçun tamamlanmasını veya sonucun gerçekleşmesini önlemek ise, pozitif bir özellik taşır’ bir diğer deyişle sonucu önleyecek yeni bir faaliyetin icra edilmesini gerektirir.” (Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 2014/14-600, 2015/194, 9.6.2015, www. kazanci.com )

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1