Türkiye Barolar Birliği Dergisi 139.Sayı

13 TBB Dergisi 2018 (139) Elvin Evrim DALKILIÇ Bu çalışma, Anayasa Mahkemesi kararlarında geçen “yasa ile yetki- lendirme” ifadesinden ne anlaşılması gerektiğini eleştirel bir bakış açı- sıyla açıklamayı amaçlamaktadır. Kanuni idare ilkesi açısından ele alı- nabilecek bu husus, Yüksek Mahkeme’nin yaklaşımında, son dönem kararları incelendiğinde, idarenin düzenleme yetkisinin genişlemesi lehine değişiklik olduğu izlenimini vermektedir. Bu sebeple ilk olarak Türk idare hukuku doktrininin kanuni idare ilkesine bakış açısı yasa ile yetkilendirmenin anlamından yola çıkılarak genel hatlarıyla ele alınacak; ardından ilgili bulduğumuz Anayasa Mahkemesi kararları değerlendirilmeye çalışılacaktır. I. YASA İLE YETKİLENDİRMENİN ANLAMI Yasa ile yetkilendirme, kanuni idare ilkesinin bir sonucu olarak, idarenin kuruluşu ve düzenleme yetkisinin kanuna dayanması, ka- nundan kaynaklanması anlamını taşımaktadır. İdare hukuku yazı- nında hemen her eserde kanuni idare ilkesi (idarenin kanuniliği/ya- sallığı) ve bu bağlamda yer verilebilen idarenin düzenleme yetkisinin öncelikle anayasal temellerine değinilmeli ardından düzenleme yetki- sinin sınırı, bu çalışmanın kapsamında kalabilmek adına genel olarak belirtilmeye çalışılmalıdır. Bu yolla Anayasa Mahkemesi’nin yasa ile yetkilendirmeye verdiği anlam belki daha iyi anlaşılabilir; konuyla il- gili eleştirilebilir hususlar ortaya konulabilir. Kanuni idare ilkesinin anayasal temelleri 1982 Anayasası’nın 8 ve 123 üncü maddelerinde aranabilir. Yürütme yetkisi ve görevinin Anayasa ve kanunlara uygun olarak yerine getirileceğini belirten 8 inci madde ile idarenin kuruluş ve görevleriyle bir bütün olduğu ve kanunla düzenleneceği hükmüne yer veren 123 üncü madde aslında tartışmaya yer bırakmayacak şekilde açıktır. Söz konusu iki maddeden idarenin kuruluş ve faaliyetlerinin kanuna dayanması yanında Anaya- sa ve kanunlara aykırı olmaması anlaşılmalıdır. Ancak birlikte yapılan TBMM ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonucunda Cumhurbaşkanının göreve başladığı tarihte yürürlüğe giren değişikliklerden birisi olan Anayasa’nın 123 üncü maddesinin üçüncü fıkrası, kamu tüzelkişili- ğinin kanunla veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulacağını hüküm altına alarak kanuni idare ilkesinin yeniden değerlendirilmesi gereğini de beraberinde getirmektedir. Nitekim Cumhurbaşkanının göreve başladığı tarihten sonra yayımlanan Cumhurbaşkanlığı karar- nameleri bu zorunluluğu kanıtlar niteliktedir.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1