Türkiye Barolar Birliği Dergisi 139.Sayı

14 Anayasa Mahkemesi’nin Son Dönem Kararlarında Yasa ile Yetkilendirmenin Anlamına ... Bu noktada çalışmamızın kapsamı dışına çıkmamak adına idare- nin kuruluş ve faaliyetlerinin kanuna dayanması ile bunların Anayasa ve kanunlara aykırı olmamasından ne anlaşılması gerektiği açıklan- malıdır. Doktrinde de belirtildiği 1 üzere, idarenin varlığı, kanunla ku- rulmaya bağlı olup ancak kanunun yetkilendirmesi durumunda ida- renin faaliyette bulunabileceği şeklinde değerlendirilebilir. İnceleme konumuz yasa ile yetkilendirme, dolayısıyla idarenin kuruluş ve fa- aliyetlerinin kanuna dayanması olduğundan, bu noktanın biraz daha açılması gerekmektedir. Hukuk devleti ilkesinin gerekleri arasında olduğu kabul edilen kanuni idare ilkesinin boyutlarından birisi, kamu kurum ve kuruluş- larının ve bunların görev ve yetkilerinin yasal dayanağının bulunma- sı; 1982 Anayasası’na göre hiçbir kamu kuruluşunun kendiliğinden ortaya çıkamayacağı, kamu görevi yürütemeyeceği, bunlar için yasal dayanak bulunmasının zorunlu olduğu şeklinde ifade edilmektedir. 2 Anayasa’nın yukarıda yer verilen 8 ve 123 üncü maddeleri dışında, mahalli idarelerin kuruluşu ile görev ve yetkilerine ilişkin 127 nci maddesi yanında, belli bir kamu hizmetinin yürütülmesi için oluş- turulan kamu tüzel kişilerinden örneğin 135 inci maddede yer alan kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının görev ve yetkile- rinin kanunla düzenlenmesi öngörülmektedir. Söz konusu Anayasa hükümlerinden bir kez daha idarenin kurulması yanında faaliyette bulunabilmesinin kanuna dayanması gerektiğini belirtebiliriz. 3 Ancak burada haklı olarak doktrinde de tartışıldığı üzere Anayasa’nın 8 inci maddesinde yürütmenin görev yanında yetki olarak da ifade edilmiş olmasından nasıl bir anlam çıkarılabileceğini son Anayasa değişiklik- leri çerçevesinde açıklamaya çalışmamız gerekmektedir. Kural olarak yürütmenin görev yanında yetki olarak da düzenlen- miş olması, “yürütme ve idarenin kanuni bir yetki olmadan da hareket ede- bilecekleri bir faaliyet alanının olduğu anlamına gelmez” . 4 Bununla birlikte 1 Emre Akbulut, Türk İdare Hukukunda Kanuni İdare İlkesi, Beta, İstanbul, 2013, s. 14. 2 Şeref Gözübüyük – Turgut Tan, İdare Hukuku Cilt I Genel Esaslar, Güncelleştiril- miş 11. Bası, Turhan Kitabevi, Ankara, 2016, s. 36. 3 K. Burak Öztürk, Fransız ve Türk Hukukunda İdarenin Düzenleme Yetkisinin Kapsamı, Yetkin Yayınları, Ankara, 2009, s. 143. 4 Metin Günday, İdare hukuku, 10. Baskı, İmaj Yayınevi, Ankara, Ekim 2011, s. 44. Benzer yönde bkz. Şeref Gözübüyük- Turgut Tan, a.g.e., s. 100-101.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1