Türkiye Barolar Birliği Dergisi 139.Sayı

177 TBB Dergisi 2018 (139) Süheyla Suzan Gökalp ALICA ka tanınan haklarda gelişme sağlayacak 25 ve öncelikle bireylerin ve sivil toplum kuruluşlarının çevresel karar verme sürecine etkin katılımını sağlamak amacıyla çevresel bilgiye kolaylıkla ulaşabilmesini kapsaya- cak düzenlemeleri içermektedir. Ayrıca, Sözleşme ekinde yer alan be- lirli yatırım faaliyetleri, çevre üzerinde önemli etkileri olabilecek idari tasarruflara ilişkin mevzuat ile çevresel plan, politika ve programların hazırlanmasına etkin halk katılımının sağlanması için yapılması gerekli düzenlemeler de yer almaktadır. Bunun yanı sıra, Sözleşme ile birey- lerin ve sivil toplum kuruluşlarının katılıma ve bilgiye erişime ilişkin haklarının kamu otoriteleri tarafından yerine getirilmemesi durumun- da, kamu otoritelerince alınan kararlara halkın yargı yolu ile itiraz hak- kının kullanımını düzenlemektedir (md. 1). Sözleşmede bilgiye ulaşma, katılım ve yargıya başvuru açısın- dan “menfaat ilişkisi” çok geniş düzenlenmiştir. Buna göre, taraf ülkelerin, çevresel bilgileri milliyet, vatandaşlık ve ikametgâh şartı aranmaksızın halka açılmasını sağlayacakları hükme bağlanmakta- dır. (md. 3/9) Bu madde doğrultusunda Sözleşmeye taraf olan bir devletin ülkesinde herkes, çevreyle ilgili bilgiye ulaşabilecek, çevre ile ilgili alınacak kararlara katılabilecek ve çevre ile ilgili konularda yargı yoluna başvurabilecektir. Yani vatandaşlık bağı (citizenship) ve milliyeti (nationality) ne olursa olsun, ikametgâhı (domicile) nerede bulunursa bulunsun tüm gerçek kişiler, kuruluş merkezi nerede ka- yıtlı olursa olsun, faaliyetlerini nerede gerçekleştirirse gerçekleştirsin tüm tüzel kişiler, bu Sözleşmeye taraf bir devletin ülkesinde, çevrey- le ilgili bilgiye ulaşabilme, karar almaya katılabilme ve yargı yoluna başvurabilme hakkına sahip olabileceklerdir. Sözleşme ile getirilen en önemli hüküm; “Yargı yoluna başvurma” maddesidir. Bu madde ile bilgiye ulaşmak isteyen kişilerin taleplerinin yanıtsız bırakılma- sı, haksız yere kısmen ya da tamamen reddedilmesi, yetersiz yanıt- lanması ya da bu Sözleşmede öngörüldüğü biçimde bir işleme tabi tutulmaması durumlarında, ilgilinin başvurusu üzerine mahkeme veya ulusal mevzuata göre oluşturulmuş tarafsız ve bağımsız bir or- vurudur. Sözleşme, herkesin sağlıklı ve refah içinde bir çevre ortamında yaşama hakkını korumak amacıyla, bu üç temel üzerinde yapılması gerekli düzenlemeleri içermektedir. 25 Svitlana Kravchenko, What Is The Aarhus Convention?, Citizens’ Environmental Rights, Under The Aarhus Convention, Printed in Belgium by Plan 2000 INC., s. 1.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1