Türkiye Barolar Birliği Dergisi 139.Sayı

188 Çevrenin Korunmasına İlişkin İptal Davalarında Kişisel Menfaat Kavramı lıkesir, Bursa, Çanakkale, Manisa, İzmir ve Muğla Barosu Başkanlık- larının açtıkları davada Danıştay 8. Dairesi tarafından yukarıda ifade edilen benzer gerekçelerle dava konusu Yönetmelik ile davacılar ara- sında kişisel ve güncel bir menfaat ilişkisi bulunmadığına ve davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmiştir. 44 Edirne Barosu’nun açmış olduğu bir başka davada, Ergene Havzası’nın su toprak, orman ve çevresel değerlerine yönelik olarak yapılan 1/100 000 ölçekli çevre düzeni planı revizyonunun, davacı ba- ronun hak ve menfaatlerini etkilemediği 45 , “Zeytin İşleme ve Zeytin- yağı Üretim Tesisi Projesi” ile ilgili olarak Bursa Valiliği’nce verilen “ÇED Gerekli Değildir” kararına karşı Bursa Barosu’nca açılan davada davacının dava konusu işlemle meşru, kişisel ve güncel bir menfaat ilişkisinin bulunmadığı 46 gerekçelerine dayanılarak davaların ehliyet yönünden reddine kararlar verilmiştir. Görüldüğü üzere, Danıştay’ın ilgili dairelerinin farklı zaman- larda verdikleri çelişkili kararları bulunmaktadır. Bu çelişkinin gi- derilmesi için söz konusu davalarda en fazla davacı sıfatını taşıyan Bursa Barosu’nun başvurusu üzerine, Danıştay İçtihadı Birleştirme Kurulu’nun vermiş olduğu karar konuyla ilgili son noktayı koymuş- tur. Kararda, “Dilekçenizde her ne kadar çevre ve imar uygulamaları hakkındaki davalarla ilgili olarak baroların dava açma ehliyetinin olup olmadığı konusunda Danıştay Daire kararları ile Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu kararları arasında içtihat farklılığı bulunduğu belirtmekte iseniz de, son dönemlerde çıkan kararlar incelendiğinde çevre ve imar uygulamaları hakkındaki uyuşmazlıklarla ilgili ola- rak Danıştay Altıncı Dairesi ’nce, Danıştay On D ördüncü Dairesi ’nce ve Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nca baroların dava açma ehliyet- lerinin olmadığı yönünde kararlar verildiği, dolayısıyla Danıştay Altın- cı Dairesi ve Danıştay On D ördüncü Dairesi ile Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu ’nca verilen kararlar arasında istikrarın sağlandığı görül- mektedir. (Danıştay Altıncı Dairesi’nin 24.04.2012 tarih ve E. 2011/8568, K.2012/1945) 44 Danıştay 8. Dairesi’nin 08.07.2012 tarih E.2012/5253, K.2012/5939 sayılı kararı. 45 Danıştay 6. Dairesi’nin 27.06.2012 tarih ve E.2010/1097, K.2012/3815 sayılı kararı. 46 Danıştay 14. Dairesi’nin 14.12.2017 tarih ve E.2017/1294, K.2017/7054 sayılı kararı.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1