Türkiye Barolar Birliği Dergisi 139.Sayı

202 Çevrenin Korunmasına İlişkin İptal Davalarında Kişisel Menfaat Kavramı sel mekânlarının şekillenmesi amacıyla yapılması gerekir. Fiziksel mekânların planlanmasının hukuki boyutunu, başta Anayasa olmak üzere İmar Kanunu, diğer ilgili kanunlar ve imar yönetmelikleri ile düzenleyici işlem olduğunda kuşku bulunmayan imar planları oluş- tururken; fonksiyonel boyutunu ise kamu yararı oluşturmaktadır. Bu bağlamda özellikle alt ölçekli imar planlarını mahalli müşterek ihtiyaç kapsamında görmek mümkün olmakla birlikte; bu planların üst ölçek- li planlara uygun olma zorunluluğu da dikkate alındığında bunların “mahalli” boyutu aşan bir niteliği bulunduğu da görülmektedir. Öte yandan özellikle imar planı, çevresel etki değerlendirmesi ka- rarları, sit ilanına veya derecelendirilesine ilişkin koruma kurulu ka- rarları gibi belli bir kişi veya kişi grubunu değil de tüm toplumu ilgi- lendiren konularda ehliyet koşulunun Danıştay ve idare mahkemeleri tarafından geniş yorumlandığı ve “hemşeri hukuku”nun dahi menfaat koşulunun varlığı bakımından yeterli kabul edildiği bilinmektedir. Bu bağlamda, aksi kararlar olmakla beraber genel olarak, çevre, tarihi ve kültürel değerlerin korunması amacıyla kamu yararını ya- kından ilgilendiren konularda belde sakini olmak yeterli görülmüş- tür. Ancak bu şekilde kamu yararını yakından ilgilendirmeyen imar planının iptali talebiyle açılan davalarda il sınırları içerisinde yaşayan bir bireyin vatandaş olarak dava açma ehliyetinin bulunmadığı sonu- cuna varılmıştır. 80 Örneğin İstanbul ili Şişli ilçesinde yapılan bir plan değişikliği ile tek parsele yönelik ayrıcalık tanındığı, bodrum katların meskene dönüştürüldüğü, ancak buraların emsale dâhil edilmediği, yoğunluğun gerektirdiği sosyal donatı alanlarının öngörülmediği, ar- tırılan yoğunluğun getireceği nüfus ve trafik artışının, hava ve gürül- tü kirliliğinin hesaplanmadığı iddiaları ile açılan bir davada “… kamu yararını ilgilendiren genel nitelikte düzenleyici işlem olan dava konusu imar planı tadilatının İstanbul ili Şişli ilçesinde yaşayan ve tadilatın yapıldığı böl- gedeki aksı kullanan bir birey olarak davacının menfaatini ihlal ettiği” sonu- cuna varılmıştır. 81 Çevrenin korunmasına ilişkin ya da imar planı değişikliğine iliş- kin işlem kişiyi doğrudan etkilemiyor mudur? Kişisel değil midir? 80 Danıştay 6. Dairesi’nin 23.01.2012 tarih ve E.2010/1267, K.2012/195 sayılı kararı. 81 Danıştay 6. Dairesi’nin 13.09.2012 tarih ve E. 2012/2340, K. 2012/4151 sayılı kararı.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1