Türkiye Barolar Birliği Dergisi 139.Sayı

214 Çevrenin Korunmasına İlişkin İptal Davalarında Kişisel Menfaat Kavramı Anılan mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesi sonucunda; ma- halle veya köy muhtarlıklarının tüzel kişilikleri olmasa da kendilerine 4541 sayılı Kanun ve ilgili mevzuat ile görev ve yetkiler tanınmış, bele- diye ve kent yönetiminde kendi bölgesinin sorunlarının aktarılması ve çözüm getirilmesi noktasında yönetime katılımı öngörülen, temsilcisi olan muhtar aracılığı ile kendi sınırları içerisindeki mahalli müşterek ihtiyaçların belirlenerek mahallenin yaşam kalitesini geliştirmek, bele- diye ve diğer kurum ve kuruluşlarıyla ilişkilerini yürütme, mahalle ile ilgili konularda görüş bildirme amaçlarına hizmet etmesi öngörülen bir idari birim olarak kamu hizmetleri alanında görevler üstlenen ve kendisine verilmiş yetkileri kullanan bir idare olarak kabul edilmesi gerektiği; bu idari birimin temsilcisinin de muhtar olduğu açıktır. Bu çerçevede, Danıştay mahalle muhtarlıklarının bu görev alan- larına ilişkin olarak ehliyetlerinin bulunduğuna ve bu ehliyetlerini de temsilcileri muhtarlar aracılığıyla kullanabileceklerine hükmetmiş ve idari yargılama hukukunun esaslarından hareketle mahalle muhtar- lıklarının dava açma ve taraf ehliyetine sahip olduklarının kabulü ge- rektiği aksi kabulün bu idari birimlerin mahkemeye erişim haklarının da ihlali anlamına geleceğine vurgu yapmıştır. 111 SONUÇ: Ülkemizde çevre sorunlarının ve bunlara ilişkin uyuşmazlıkların sayısı oldukça fazladır. Bu uyuşmazlıkların çözümünde idari yargı- nın işlevi, çevre hakkının gerçekleştirilmesi açısından idarenin çevreyi etkileyebilecek karar ve faaliyetlerine dair işlemleri ile çevreyi bozan veya olumsuz yönde etkileyen, kamu veya özel kuruluşların işlemleri- nin kontrolüne ilişkin faaliyetlerin hukuka uygunluğunu denetlemek yönündedir. İdarenin denetiminin yargı yolu ile sağlanması Anayasa gereği olup, idarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolu- nun açık olduğu 125’inci maddesinde düzenlenmiştir. Çalışmamızda Danıştay’ın pek çok kararında yer verilen “menfaat ihlali” kavramı çevre, tarihi ve kültürel değerlerin korunması ile imar uygulamaları- na ilişkin uyuşmazlıklar kapsamında incelenmiştir. Davanın öncelikle kabulü ve dinlenilebilmesi için, davanın açılması sırasında ve devamı süresince var olması gereken bir usul ve şekil şartı olarak kabul edilen 111 Danıştay 6. Dairesi’nin 09.03.2017 tarih ve E.2015/3375, K.2017/1778 sayılı kararı.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1