Türkiye Barolar Birliği Dergisi 139.Sayı

261 TBB Dergisi 2018 (139) Salimya GANİYEVA olarak, 11 doktrinde 12 eleştirilmektedir. İlk eleştiri, yabancı tanımında yer alan vatandaşlığını iddiaya hakkı olmayan ibaresine yöneltilmektedir. Zira bir kişinin belirli bir devlete olan vatandaşlık bağı, bu bağın varlı- ğını “ iddia” etmesinden bağımsız olarak var olan nesnel bir olgudur. 13 İkinci eleştiri ise tanımda yer alan ülkede bulunma şartına yöneltil- mektedir. Zira bir kişinin, belirli bir devlet açısından yabancı sayılması için o devletin ülkesinde fiilen bulunması, kuramsal olarak, zorunlu değildir. Yani kişiler, herhangi bir devletin ülkesinde fiziksel olarak bulunmadan da o devletin yetki alanı içinde bir takım haklara sahip olabilmektedir 14 (örneğin belirli bir devlete gitmek için o devletin dış temsilciliklerine vize başvurusunda bulunmak veya kişinin vatandaşı olmayan ülkeye gitmeden de o ülkede miras hakkına sahip olması, ve- kil aracılığıyla dava açması vs.). 15 Türk hukukundaki yabancı tanımına gelince, bu kavram, hem 5901 sayılı ve 2009 tarihli Türk Vatandaşlığı Kanunu 16 hem de 6458 sayılı ve 2013 tarihli Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nda 17 “ Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile vatandaşlık bağı bulunmayan kişi” 18 olarak tanım- lanmıştır. Doğan’a göre, yabancı kavramı, Türk hukukunda da vatan- daşlık unsuru çerçevesinde dikkate alınmıştır. 19 Nitekim yabancı gerçek kişi denince, yabancı devlet vatandaşı, vatan- sız kişi, mülteciler, özel statülü yabancılar, birden çok vatandaşlığı olanlar (vatandaşlıklardan birisi o ülkenin vatandaşlığı olmamak kaydıyla) anlaşılmakta 20 ve bunların Türkiye’de yasal sınırlamalar çerçevesinde çalışma hakkı mevcuttur. Öztekin Gelgel, Yabancılar Hukuku, Beta, 20.Bası, İstanbul, 2014, s. 17; Bülent Çi- çekli, Yabancılar Hukuku, Seçkin, 4.Baskı, Ankara, 2013, s. 26. 11 Çiçekli, s. 26. 12 Rona Aybay, Yabancılar Hukuku, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, 2. Bası, İstanbul, 2007, s. 11-15 . 13 Aybay, s. 12. 14 Aybay, s. 14; Çiçekli, s. 26. 15 Çiçekli, s. 26; Devletler Hukuku Enstitüsü’nün tarifindeki “ülkede bulunma” iba- resi Ökçün tarafından da eleştirilmektedir; bkz. Ökçün, s. 3, 1.dipnot. 16 RG:12.06.2009-27256. Bundan sonra kısaca 5901 sayılı Kanun veya TVK olarak anı- lacaktır. 17 RG:11.04.2013-28615. Bundan sonra kısaca 6458 sayılı Kanun veya YUKK olarak anılacaktır. 18 TVK madde 3/1 (d); YUKK madde 3/1 (ü). 19 Doğan, s. 5. 20 Tekinalp, s. 6.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1