Türkiye Barolar Birliği Dergisi 140.Sayı

110 İdarenin Taraf Olduğu Uyuşmazlıkların Alternatif Uyuşmazlık Çözüm Yöntemleri ile Giderilmesi Bu sebeple gerek idari yargı ve gerek adli yargıda idarenin taraf olduğu uyuşmazlıklardan kaynaklanan dava ve dosya sayıları her ge- çen gün artmaya devam etmektedir. Bunun sonucu olarak da yargının yükü ciddi manada artmakta ve yargıda tıkanmaları tetiklemektedir. Daha da önemlisi uyuşmazlıklar makul sürede sonuçlanmadığından dolayı Anayasa’nın davaların hızlı sonuçlanmasını öngören 141/4. maddesi ile yine Anayasa’nın 36/1. maddesinde düzenlenen adil yar- gılanma hakkı ihlal edilmektedir. Ayrıca gerek idare ve gerek uyuş- mazlığın diğer tarafları, bu uyuşmazlıkların yargıda çözülebilmesi için ciddi manada mesai ve emek harcamakta ve bu da büyük zaman ka- yıpları ile devlete ve idareye olan güveni sarsmaktadır. Yine bu yargı süreci taraflar için yargılama giderleri, vekâlet ücreti, avukatlık gider- leri, faiz vb. giderlere sebebiyet vermektedir. Bu tür davaların ağır- lıklı olarak davalısı idare olduğundan ve yine bu davaların ağırlıklı bir kısmı idare aleyhine sonuçlandığından dolayı bu yargılama süreci bütçeye ciddi anlamda yük getirmektedir. İdarenin bu yükten kurtulabilmesi için sürekli olarak yasal dü- zenlemeler yapılmaktadır. Bu yasal düzenlemeler bazen vekâlet üc- retlerinin maktuya çevrilmesi veya dava açılmasının belli bir süreyle yasaklanması şeklinde bazen de zorunlu idari başvuru yolları olarak düzenlenmektedir. Ancak günümüze dek yapılan bütün bu düzen- lemelerin hukukiliği ve Anayasa’ya uygunluğu bir yana istenen ve beklenen sonucu da doğurmadığı ve bu nedenle yeni düzenleme ve taslakların gündemde olduğu görülmektedir. Dolayısıyla konu gün- celliğini korumaktadır. İdare tarafından her kamu kurumu ya da kamu idaresi için ayrı ayrı yapılan düzenlemeler yerine bunların tümü için geçerli olacak ge- nel bir sulh veya uzlaşma usulü düzenlenmek suretiyle bu alandaki boşluk ve dağınıklık giderilebilir. Yapılacak bu genel düzenleme ya- nında kamu idareleri ve kamu kurumlarının yürüttükleri faaliyetle- rin niteliğine göre ihtiyaç duyulan özel düzenlemeler, bunların özgün mevzuatlarında korunmaya devam edilerek bu alanlara özgü çözüm usul ve kaideleri muhafaza edilmelidir. Aslında Adalet Bakanlığı bünyesinde tartışmaya açılan 659 sayı- lı KHK’nın değiştirilmesine ilişkin Taslak, kısmen de olsa ihtiyaçlara cevap verebilecek potansiyele sahiptir. Ancak belediye, köy ve KİT’ler

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1