Türkiye Barolar Birliği Dergisi 140.Sayı

135 TBB Dergisi 2019 (140) Seyhan SELÇUK için, iptal edilen hakem kararına dayanarak aleyhine takip yapmış olan alacaklıya karşı, bir dava açması ve bunun sonucunda da yeni bir takip yapması gerekecekti. Bu durum ise, borçlunun malvarlığından çıkan değerin yerine konması sürecini karmaşık, uzun ve masraflı hale getirecektir. Bu ise, takip ekonomisi ilkesine 68 aykırı bir sonuç ortaya çıkaracaktır. Bunun yerine iptal edilen hakem kararına dayanılarak başlatılan ilâmlı icra takibi içerisinde malvarlığından çıkan değerlerin iade edilmesine imkân tanıyan bir yorum yapılarak İİK m. 40/2 hük- münün kıyas yoluyla uygulanmasının kabul edilmesi, takibin ve icra işlemlerinin mümkün olduğunca kısa sürede, basit ve ucuz bir şekilde sonuçlandırılmasına hizmet edecektir. Sonuç olarak, hakem kararının iptal edilip kesinleşmesinin, ha- kem kararını tamamen veya kısmen ortadan kaldırması ve buna bağlı olarak da borçlunun borçlu sıfatının tamamen veya kısmen ortadan kalkması sonucunu ortaya çıkarması ve takip ekonomisi ilkesinin bir gereği olarak, İİK m. 40/2’nin hakem kararlarının iptali halinde de uy- gulanacağının kabul edilmesi uygun olur. İleride kanunda yapılacak herhangi bir değişiklikte, bu hususa açıklık getiren bir düzenleme ya- pılması, hakem kararlarının iptali halinde de İİK m. 40/2’nin uygulan- masında tereddüt yaşanmasının önüne geçecektir. Buna göre, kanun koyucunun, HMK m. 439/4’de, “iptali kararının kesinleşmesi halin- de, icra tamamen veya kısmen İİK m. 40/2 gereğince eski haline iade edilir” şeklinde bir düzenleme yapması ya da İİK m. 40/2’ye, “icra ta- kibi yapılmış olan kimsenin hiç veya o kadar borcu olmadığı kesin bir ilâmla tahakkuk ederse”den sonra gelmek üzere “veyahut hakem ka- rarı bölge adliye mahkemesince iptal edilir veya iptal talebinin reddi kararı Yargıtay’ca bozulup kesinleşirse” düzenlemesini eklemesi bir seçenek olarak düşünülebilir. Hakem kararıyla lehine hüküm verilen taraf, kararın kesinleşmesi- ni beklemeden ilâmlı icra yoluna başvurabilir (HMK m. 439/4, 439/6). Bu nedenle, icraya konulmuş bir hakem kararına karşı iptal davası açılmış ve bu dava devam ederken, kararın icrasının durdurulması mahkemeden talep edilmemiş veya talep edilmiş olmakla birlikte, bu 68 Takip ekonomisi ilkesi hakkında ayrıntılı bilgi için bkz., Ejder Yılmaz, “ Usul Eko- nomisi” Makaleler, C. 2, Yetkin Yayınları, Ankara 2014, s. 1543-1572, s. 1543, 1544; Muhammet Özekes, İcra Hukukunda Temel Haklar ve İlkeler, Adalet Yayınevi, Ankara 2009, s. 82; Pekcanıtez/Atalay/Sungurtekin Özkan/Özekes, s. 26.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1