Türkiye Barolar Birliği Dergisi 140.Sayı

215 TBB Dergisi 2019 (140) Arif Barış ÖZBİLEN la “kendiliğinden” değişmektedir. Dolayısıyla kanun koyucu burada evli olan kadının, soyadının değişmesi konusunda rıza göstermesine gerek duymamaktadır. Evli bir kadın, eşi soyadını değiştirmeye karar verdiğinde ve eşinin bu talebi il veya ilçe idare kurulu tarafından uy- gun bulunduğunda, soyadının değişmesine katlanmak mecburiyetin- de bırakılmaktadır. Oysa evli olan kadının da, evlenmekle kazandığı soyadını herhangi bir değişikliğe uğramadan kullanmaya devam et- mesinde hukuken korunmaya değer bir menfaati bulunabilir. Meslekî olarak bu soyadı ile tanınmış, çevresinde önemli bir yer edinmiş olan kadının, sırf kocasının isteği nedeniyle soyadını değiştirmek zorunda kalması, onda telafisi mümkün olmayan maddî ve manevî kayıplar yaratabilir. Acaba kanun koyucu söz konusu düzenlemeyi getirirken hangi düşünce ile hareket etmiştir? Bir kadın nasıl olsa evlenmekle kocasının soyadını almak zorunda olduğu için, onun soyadı değişikliği konu- sunda rızasını aramak abesle iştigal mi sayılacaktır? Acaba kanun ko- yucu, evli kadının, kural olarak zaten kocasının soyadını taşıdığını, bu nedenle onun, kocasının soyadını almaktan başka bir seçeneği bulun- madığını, kocasının soyadı ne olursa olsun, kocası soyadı üzerinde ne tür bir tasarrufta bulunursa bulunsun; evli kadının, buna itaat etmek ya da daha masum bir ifadeyle, boyun eğmek zorunda olduğuna mı kanaat getirmiştir? Yoksa evlendiği erkeğin soyadını almak suretiyle kendisinden “kamu düzenini” sağlamak adına fedakârlık göstermesi beklenen kadının; kocasının soyadını değiştirmek istemesi durumun- da ikinci bir fedakârlıkta bulunmasında bir sakınca olmayacağına mı hükmetmiştir? 35 35 Hâlbuki “kamu düzeni”nin sağlanması düşüncesi bile, özellikle Yargıtay’ın son yıllarda vermiş olduğu ve kadınların evlenmelerine rağmen yalnızca bekârlık so- yadlarını taşıyabilecekleri yönündeki kararlarıyla örselenmiş gibi gözükmektedir. Yargıtay’ın bu yöndeki uygulaması, Türk hukukunda bugün evli eşlerin farklı so- yadına sahip olmalarına imkân vermektedir. Bu yönde bkz. Yarg. HGK, 30.9.2015 tarih ve E. 2014/2-889, K. 2015/2011 sayılı kararı: “Dava, evlilik soyadının iptali ile evlilik birliği içinde kızlık soyadının kullanılması istemine ilişkindir. Her ne kadar Anayasa Mahkemesi Medeni Kanun’un 187. maddesini Anayasa’ya aykırı bulmamışsa da usulüne uygun olarak yürürlüğe konulan temel hak ve özgürlük- lere ilişkin uluslararası antlaşmalarda yer alan düzenlemeler kanun hükmünde olup hukukumuzda kanunlar ile temel hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası antlaşmalar arasında bir çeşit hiyerarşi ihdas edilmiş ve aralarında uyuşmazlık bulunması halinde antlaşmalara öncelik tanınacağı hüküm altına alınmıştır. Av- rupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin içtihatlarına göre, kişinin soyadı özel hayat

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1