Türkiye Barolar Birliği Dergisi 140.Sayı

233 TBB Dergisi 2019 (140) İbrahim GÜL başlamasıdır. 44 Bu bakış açısı Türk 45 , İsviçre 46 ve Alman hukukuna 47 hâkimdir. Yargıtay’a göre de zararın birliği ilkesi gereğince aynı ey- lemden doğan zararlar bir birlik olarak ele alınır; bundan dolayı zarar gören genel olarak zararın varlığını öğrendiği anda, ilerde doğacağı öngörülebilen başkaca zararlı sonuçları da öğrenmiş sayılır ve bir bir- lik olarak düşünülen zararın tümü için zamanaşımı da bu anda işle- meye başlar. 48 Zararın birliği ilkesinin diğer bir sonucu, gelecekteki zararlar için ayrı bir dava sebebinin olmamasıdır. 49 Diğer bir anlatımla zararın birli- ği ilkesine göre gerçekleşen ve gelecekteki bütün zararlar için tek dava sebebi vardır. Nitekim ABD hukukunda ise zararın birliği, dava sebe- binin bölünmezliği kapsamında ele alınmaktadır. 50 Gelecekteki zarar- lar için ayrı bir dava sebebinin olmaması, usul hukukunda tek dava se- bebi (kısmi dava yasağı) olarak da ifade edilebilir. Tek dava sebebinin amacı, tek bir dava açmak yeterli iken başka dava açılmasını ve dava etme yetkisinin kötüye kullanılmasını engellemektedir. 51 Böylece za- 44 Sungurbey, s.100; Doğangün, s.200; Savaş, s.132; Karacabey, s.498. Ayrıca bkz. Tu- tumlu, s.242; Antalya, C.2, s.505; Oğuzman/Öz, C.2, s.74; Eren, s.856; Develioğlu, s.814; Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 22.01.1981 tarihli, E. 1980/12753, K. 1981/415 sayılı kararı; bkz. Yargıtay Kararları Dergisi , Ankara 1982, C.8, Sa.1, s.32. 45 Oğuzman/Öz, C.2, s.74; Eren, s.856; Antalya, C.2, s.504 vd; Ergin Akçay, Türk Borçlar Kanunu’na Göre Zamanaşımı, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstan- bul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul 2009, s.66; Erdem, s.180-181; Develioğlu, s.814. 46 Seiler, s.40; Honsell/Isenring/Kessler, § 12, N.3, s.143; BK/Roland Brehm, Ber- ner Kommentar, Obligationenrecht, 4. Bası, Stämpfli Verlag, Berne 2013, OR 60, N.28, s.951; BSK/Robet K. Däppen, Basler Kommentar, Obligationenrecht 1, 3. Bası, Helbing Lichtenhahn, Basel 2003, OR 60, N.7, s.422; Alfred Koller, OR AT, Schweizerisches Obligationenrecht Allgemeiner Teil, Stämpfli Verlag, Berne 2009, §71, N.45, s.1155; Zimmermann/Kleinschmidt, s.883 vd; Schwenzer, s.505. Farklı bakış açısı için bkz. Leemann, s.19. İsviçre Federal Mahkemesi kararları için bkz. BGE 92 II 1; BGE 89 II 402; BGE 74 II 37; BGE 96 II 41; BGE 81 II 448. Kararlar için bkz. https://www.bger.ch/index/juridiction.htm 47 Zimmermann/Kleinschmidt, s.877 vd; MüKoBGB/Grothe, BGB § 199 Rn. 9-12; Peters, s.122 vd; Panier, s.1 vd. 48 Y. 4. HD T. 22.1.1981 E. 1980/12753 K. 1981/415 T. 22.1.1981; bkz. Yargıtay Karar- ları Dergisi , Ankara 1982, C.8, Sa.1, s.32. 49 Abraham, s.242. 50 Corpus Juris Secundum Damages, § 22; Abraham, s.242. Ayrıca bkz. Carter v. Hinkle, 189 Va. 1, 52 S.E.2d 135 (1949); Gary Steel Corp. v. Kitchin, 197 Va. 471, 90 S.E.2d 120 (1955). 51 Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 109. maddesinin ikinci fıkrası, kısmi dava yasağını sınırlı ve yetersiz biçimde düzenlemiştir. Buna göre; “Talep konusunun miktarı, taraflar arasında tartışmasız veya açıkça belirli ise kısmi dava açılamaz.”.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1