Türkiye Barolar Birliği Dergisi 140.Sayı

264 Tıbbi Konsültasyon ve Kusurun Paylaştırılması Sorunu zümü uzmanlığı, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde oy ve görüşünü sözlü veya yazılı olarak vermesi için başvurulan gerçek veya özel hukuk tü- zel kişisini… ifade eder .” Konsültan hekim de kendi uzmanlık alanı ile ilgili görüşünü yazılı olarak açıklamak üzere başvurulan uzman bir hekimdir. Bu açıdan konsültan hekimin yaptığı iş, bilirkişinin yapmış olduğu işe benzemektedir. Başka bir ifadeyle konsültan hekim, aynen bilirkişi gibi müdavi hekimin seçtiği bir yardımcı dır. Temel görevi, müdavi hekime yardım etmektir . 86 Bilirkişi Yönetmeliğinde (m. 11) 87 , bilirkişinin kendisine verilen görevi kabulle yükümlü olduğu, haklı bir gerekçesi olmadan görevi kabulden kaçınamayacağı ifade edilmiştir. Ancak bilirkişi, görevlen- dirildiği konuda uzmanlık bilgisi ve tecrübesinin yeterli olmadığını, konunun kendi uzmanlık alanına girmediğini, varsa görevi kabulden kaçınmasını haklı kılacak mazeretini, görevlendirmeyi yapan mercie bildirmekle yükümlüdür. Aynı şekilde, TTB Hekimlik Meslek Etiği Kuralları m. 19/g hükmü gereğince, konsültan hekim konsültasyon davetine uymak zorundadır, talebi reddedemez. Ancak konsültan he- kim de haklı bir gerekçesi olması halinde (konunun kendi uzmanlık alanına girmemesi gibi) pekâlâ reddedebilir. E) Konsültasyondan Doğabilecek Hukuki Sorunlar Türk hukuk sisteminde tıbbi faaliyetlerin yürütülmesine ilişkin birçok kanun ve ikincil mevzuat bulunmakla birlikte, hekimin ve sağ- lık kurumlarının sorumluluğu özel olarak düzenlenmemiş, konu ge- nel hükümlere bırakılmıştır. 88 Tıbbi uygulamalardan bir zararın ortaya çıkmasına sebep olan davranış, borçlar hukuku anlamında bir haksız fiil olabileceği gibi, aynı zamanda ceza hukuku anlamında bir suç da teşkil edebilir. 89 Bu durumda sorumluluk, her bir somut olayın ken- tarih ve 29898 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. 86 Ünver, s. 102; Doğramacı, s. 86. 87 Bilirkişilik Yönetmeliği, 03.08.2017 tarih ve 30143 sayılı Resmi Gazete’de yayınla- narak yürürlüğe girmiştir. 88 Hasan Petek, Sağlık Hukuku, Anadolu Üniversitesi Yayını, Eskişehir 2013, s. 83; Ünver, s. 112. 89 Örneğin, bir hekimin hastaya yapılacak tıbbi müdahale için onu aydınlatmaması ve rızasını almaması (TCK m. 26), kasten öldürme (TCK m. 81), kasten yaralama (TCK m. 86), insanlar üzerinde deney yapması (TCK m. 90), organ ve doku tica- reti yapması (TCK m. 91), kanuna aykırı olarak çocuk düşürtme (TCK m. 99), rıza

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1