Türkiye Barolar Birliği Dergisi 140.Sayı
26 Modern Hukukun Belirlenmesi Serüveni Üzerine Bir Deneme 2. Hakları Daha Çok Ciddiye Almak Haklar bireyi özne haline getiren yegane dirimsel kaynaklardır. İnsan haklarıyla birey haline gelip özneleşmektedir. Dolayısıyla insa- nın ne kadar çok ciddiye alındığı hakların ciddiye alınmasına bağlıdır. Zira insan haklarıyla vardır. Şu halde haklar bir siyasi ve hukuki re- jiminin belirlenmesinde en önemli ölçüttür. Peki küresel anlamda yö- netimler bireylerin ahlaki ve siyasi haklarına saygı duymakta mıdır? Dworkin’in de belirtttiği gibi günümüzde bu tür soruların öncelikli tartışma konusu haline gelmesine şaşırmamak gerekir. Siyasi bir top- lumun bölünmeye uğradığı, işbirliği ya da ortak bir hedef için verilen uğraşlar anlamsızlıaştığı zaman haklar kavramının, özellikle yönetime karşı sahip olunan haklar kavramının gündeme gelmesi oldukça do- ğaldır. 63 Bu bağlamda hakların iktidara karşı konumlanmasında orta- ya çıkan sorunları teker teker tartışalım. Birincisi iktidarın hukuk üretmi yoluyla ihdas ettiği haklar soru- nudur. Bu sorun hukukun kökeni ve geleceğini yakından ilgilendir- mektedir. Bu konuda pozitivist yaklaşım ve doğal yaklaşım olmak zü- ere iki temel yaklaşımdan söz edilebilir. Birinci yaklaşım esas anlamını Austin’in şu sözlerinde bulmaktadır: “Her pozitif hukuk veya basitçe ve harfiyen bu şekilde adlandırılan her hukuk bir egemen kişi veya egemen kişi- lerden oluşan bir egemen organ tarafından, bu kişi veya organının egemen veya üstün olduğu bağımsız bir siyasi toplumun bir üyesine veya üylerine uygulanır. Başka bir ifadeyle bir monark veya belirli sayıda kişiden oluşan egemenlik tarafından, otoritesine tabi konumda olan bir kişiye veya kişile- re uygulanır.” 64 İkinci yaklaşımda ise bir tutarlılık olmamakla birlikte çoğunlukla, en azından köken bakımından hukukun kökenini aşkın değerlerde, idede, irade üstü olgularda aramaktadır. Biz burada her iki yaklaşımın da yerinde olmadığı kanaatindeyiz. Özellikle modern hukukun kökenini ve geleceğini bilişsel bir evrime ve bu doğrultuda atılan devrimsel adımlarda olduğuna inanıyoruz. Buradaki bilişsel ev- rim modernite ile yakından ilgili iken devrimsel adım ise anayasacılık ve buna bağlı değerler dizisi olarak genel ilkeler, hukuk devleti, kuv- vetler ayrılığı ve çoğulcu demokrasi gibi değerler dizisine ilişkindir. 63 Ronald Dworkin, Hakları Ciddiye Almak, Dost Yayınevi, Çev. Ahmet Ulvi Türkbağ, Ankara 2007, s. 223. 64 Austin, a.g.e., s. 139.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1