Türkiye Barolar Birliği Dergisi 140.Sayı
287 TBB Dergisi 2019 (140) Yakup KORKMAZ Vekalet sözleşmesinde vekilin özen borcu, edim sonucunun başa- rılı bir şekilde gerçekleşmesi için hayat tecrübelerine ve işlerin normal akışına göre gerekli davranışlarda bulunmak ve bunu engelleyecek davranışlardan kaçınmaktır. 146 Yargıtay HGK bir kararında 147 , vekilin özen borcunun kapsamı ile ilgili olarak “ Vekilin işin başarılı olması için mesleki bilgi ve deneyimleriyle hayat deneyimlerine ve işlerin normal oluşuna göre gerekli girişim ve davranışlarda bulunması, başarılı sonucu engelleyecek davranışlardan kaçınıp, tedbirli ve basiretli olarak hareket etmesi, özen bor- cunun konusunu teşkil eder. Sadakatle ifa genel bir anlatımla objektif iyi ni- yet kurallarına uygun olarak ifa şeklinde tanımlanmaktadır. O sebeple vekil, vekaleti ifada; özen ve sadakat yükümüne aykırı davranışta kusuru pek hafif olsa dahi sorumluluktan kurtulamayacak ve bu yüküme aykırı davranışları halinde uğranılan zararı tazmin etmek zorunda olacaktır .” açıklamasına yer vermiştir. Vekilin özen borcunun konusu ve kapsamının belirlenmesinde, vekalet sözleşmesinin içeriğinin önemi büyüktür. Vekilin özen borcu- nun kapsamı sözleşme ile belirlenmemişse, TBK m. 504/I’e göre, “ gö- rülecek işin niteliğine göre belirlenir ”. 148 146 Tandoğan, s. 410. Yarg. 13. HD, T. 06.11.2000, E. 2000/8590, K. 2000/9569 “Dava, davalı doktorun vekâlet sözleşmesinden kaynaklanan özen borcuna aykırılık ol- gusuna dayanmaktadır (BK m. 386-390). Vekil, iş görürken yöneldiği sonucun elde edilmemesinden değil bu sonuca ulaşmak için yaptığı uğraşların özenle gö- rülmemesinden sorumludur...Vekil, … özenle davranmak zorunda olup, hafif ku- surundan bile sorumludur (BK m.321/2). O nedenle doktorun meslek alanı içinde olan hafif dahi olsa bütün kusurları sorumluluğun unsuru olarak kabul edilmeli- dir. Doktorlar hastalarının zarar görmemesi için yalnız mesleki değil, genel hayat tecrübelerine göre herkese yüklenebilecek dikkat ve özeni göstermek zorundadır. Doktor ufak bir tereddüt gösteren durumlarda bu tereddüdü ortadan kaldıracak araştırmalar yapmak ve bu arada koruyucu tedbirler almakla yükümlüdür. Çeşit- li tedavi yöntemleri arasında seçim yaparken hastanın özelliklerini göz önünde tutmalı onu gereksiz risk altına sokmamalı, en emin yolu tercih etmelidir. Gerçek- te de mesleki bir iş gören ve doktor olan vekilden, ona güvenen müvekkil titiz bir ihtimam ve dikkat göstermesini beklemekte haklıdır. Titiz bir özen göstermeyen vekil BK m. 394/1 uyarınca vekâleti gereği gibi ifa etmemiş sayılmalıdır.” (www. hukuki.net , Erişim Tarihi: 05.04.2018). 147 Yarg. HGK, T. 19.09.2012, E. 2012/13-311, K. 2012/599 (www.sinerjimevzuat.com , Erişim Tarihi: 04.04.2018) 148 Bu durumda vekâletin kapsamı belirlenirken vekil, vekâlet verenin iş görme ile erişmek istediği amaca, olayın özelliğine ve varsa bu konudaki geleneklere göre faaliyette bulunmakla yükümlüdür. Rolf H. Weber, Basler Kommentar, Obligati- onenrecht I, Art. 1-529 OR, 4. Aufl., Basel 2007, s. 2398; Carole Gehrer/Gion Giger, Handkommentar zum Schweizer Privatrecht, Fünfter Teil: Obligationenrecht, Zü- rich/Basel/Genf 2007, s. 2068; Felmann, s. 267; Yakup Korkmaz, Vekaletin Kap-
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1