Türkiye Barolar Birliği Dergisi 140.Sayı

317 TBB Dergisi 2019 (140) Yasemin YÜCESOY YILMAZ mıştır. Faize ilişkin olarak Mülga 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu ve 6102 sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu 8.,10. maddelerinde Borçlar Kanunu’nda bulunmayan, ticari işlere özgü hükümler konulmuş, Türk Ticaret Kanunu 8. maddesinde ticari işlerde faiz miktarında serbesti ilkesi benimsenmiştir. Dava konusu ticari işte de temerrüt faizine hükmedilirken 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun gerek akdi fai- ze ilişkin 88. maddesi gerekse temerrüt faizine ilişkin 120. maddesi kısıtlamaları prensip olarak uygulanamayacaktır. Bu bağlamda mahkemece taraflar arasındaki sözleşme serbestisi ilkeleri çerçevesinde belirlenen temerrüt faizi oranının geçerli olacağı kabul edilerek sonucuna göre karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hü- küm tesisi doğru olmamış davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulması gerekmiştir…” Yarg. 11. HD, 09.06.2014 T., 2013/18074 E.-2014/10977 K. (Kişisel Arşiv). “… Taraflar arasında düzenlenen bankacılık hizmetleri sözleşmesi ve bu sözleş- menin ayrılmaz bir parçası olduğu belirtilen ek sözleşme içeriğinden müşterinin cari hesap bakiyesinin müsait olmadığı durumlarda kredili mevduat hesabına ha- vale emirleri uyarınca borç kaydedileceği anlaşıldığından, dava konusu sözleşme ve ekinin dava tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK’nın 4.maddesinde öngörülen bankacılık işlemleri çerçevesinde, ticari işlemlerden olduğunun kabulü gerekir. Aynı yasanın 8. maddesine göre ticari işlerde faiz oranı serbestçe karar- laştırılır. Bu durumda Mahkemece 6098 sayılı TBK’nın 88 ve 120. maddelerindeki akdi ve temerrüt faizi oranlarının sınırlanmasına ilişkin hükümlerin somut olay bakımından uygulama yeri bulunmadığı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir …” Yarg. 19. HD, 24.04.2014 T., 2014/4941 E.- 2014/7928 K. (Kişisel Arşiv). “…Yargılama sırasında yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 88. maddesinin “Faiz ödeme borcunda uygulanacak yıllık faiz oranı, sözleşmede ka- rarlaştırılmamışsa faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hü- kümlerine göre belirlenir. Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık faiz oranı, birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde elli fazlasını aşamaz.” hükmü- nü içermesinin yanı sıra, temerrüt faizine ilişkin 120. maddesinde de; “Uygula- nacak yıllık temerrüt faizi oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa, faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir. Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık temerrüt faizi oranı, birinci fıkra uyarınca belirlenen yıl- lık faiz oranının yüzde yüz fazlasını aşamaz. Akdî faiz oranı kararlaştırılmakla birlikte sözleşmede temerrüt faizi kararlaştırılmamışsa ve yıllık akdî faiz oranı da birinci fıkrada belirtilen faiz oranından fazla ise, temerrüt faizi oranı hakkında akdî faiz oranı geçerli olur.” hükmüne yer verilmiştir. Öte yandan, ticari işlere ilişkin düzenlemelerin bulunduğu 6102 sayılı Türk Tica- ret Kanunu’nun 8/1. maddesinde; ticari işlerde faiz oranının serbestçe belirlene- ceği, 9/1. maddesinde; ticari işlerde kanuni, anapara ile temerrüt faizi hakkında ilgili mevzuat hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmış olup bu maddede gönderme yapılan ilgili mevzuat 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İliş- kin Kanun2dur. 3095 sayılı Kanun’un 1/1. maddesinde, Borçlar Kanunu ve Türk Ticaret Kanunu’na göre faiz ödenmesi gereken hallerde, miktarı sözleşme ile tes- pit edilmemişse faiz oranının yıllık % 12 olacağı düzenlenmiştir. Fakat Bakanlar Kurulu, Kanun’un 1/2 maddesinden aldığı yetkiye dayanarak 01.01.2006 tarihin- den itibaren geçerli olmak üzere ticari işlerde kanuni faiz oranını % 9’a indirmiş- tir. Görüldüğü üzere Türk Ticaret Kanunu ve 3095 sayılı Kanun’da ticari işlerde akdi faizi sınırlayacak bir hüküm bulunmamaktadır. 6102 sayılı TTK’nın 8. ve 9. maddelerinin gerekçesinde; ticarî işlerde faiz oranının serbestçe tayin olunacağının Türk Ticaret Kanununda temel bir ilke olarak yer

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1