Türkiye Barolar Birliği Dergisi 140.Sayı
332 6360 Sayılı Büyükşehir Kanunu Hükümleri Işığında Çekte “Düzenlenme Yeri” ve ... I. GİRİŞ 6360 sayılı “On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde De- ğişiklik Yapılmasına Dair Kanun” 1 (6360 sayılı Kanun), mahalli ida- reler teşkilatına ilişkin önemli düzenlemeler içermektedir. Bu düzen- lemelerden bazıları çek hukukunu yakından ilgilendirmektedir. Bu hususta iki noktaya dikkat çekilmelidir: İ lk olarak çek hukuku uygulamasında yerleşim yerlerinin hukuki nite- lik ve özelliklerinin taşıdığı öneme dikkat çekilmelidir. Şöyle ki: TTK m. 780/1/e’de çekin düzenlenme yer ini ihtiva etmesi gerektiği ifade edil- miş; TTK m. 781/3’de ise, çekte düzenlenme yer inin açıkça gösterilme- mesi halinde başvurulacak alternatif çözüm, yine yer kavramından ha- reketle ortaya konulmuştur. Anılan düzenlemeler, yer kavramının hangi anlamı taşıdığı; daha açık bir ifadeyle, hangi nitelik ve özellikleri haiz yerleşim yerlerini kapsadığı hususunda bir açıklama içermemektedir. Bununla birlikte yer kavramının taşıdığı anlam üzerine doktrinde çeşitli görüşler ileri sürülmüş; keza kavram (bazı noktalar itibari ile yeknesak- lık da kazanarak) pek çok Yargıtay kararına da konu olmuştur. 6360 sayılı Kanun ile büyükşehir belediye teşkilatı kurulan illerde yer alan belde ve köylerin hukuki nitelikleri değiştirilmiştir (m. 1/3, 4). Belde ve köylerin hukuki niteliklerinde meydana gelen bu deği- şikliğin, TTK anlamında yer niteliğini haiz olup olmama bahsinde de bir değişikliği beraberinde getirip getirmediği hususu incelenmeye değer görülmektedir. 6360 sayılı Kanun, yalnızca büyükşehir beledi- ye teşkilatı kurulan illerde yer alan belde ve köylere ilişkin hükümler içermektedir. Diğer illerde yer alan belde ve köyler ise mevcut hukuki niteliklerini korumaktadır. Böylece, büyükşehir belediye teşkilatı ku- rulan illerde yer alan belde ve köyler ile diğer illerde yer alan belde ve köyler arasında bir hukuki nitelik farklılığı da meydana gelmiştir. Bu farklılaşma, belde ve köylerin TTK anlamında yer nitelikleri bakımın- dan sınırları içerisinde bulundukları il esasına dayanan bir ayrımın söz konusu olup olmadığı sorusunu da ortaya çıkarmaktadır. Dikkat çekilmesi gereken ikinci husus, çek hukuku uygulamasında yer- leşim yeri sınırlarının taşıdığı önemdir. Yerleşim yerlerinin sınır ları, çe- kin ödeme için ibraz edilebileceği sürenin tespiti bakımından önemi haizdir. TTK m. 796/1’e göre bir çek, düzenlendiği yerde ödenecekse 1 RG, T. 06.12.2012, S. 28489.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1