Türkiye Barolar Birliği Dergisi 140.Sayı
52 Kabahatler Kanunu’nun Genel Hükümleri 3. Kabahatler Kanunu’nun Genel Kanun Niteliği 58 Kabahatler Kanunu md. 3 uyarınca kanunun “idarî yaptırım ka- rarlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümleri, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde”; “diğer genel hükümleri, idarî para cezası veya mülkiyetin kamuya geçirilmesi yaptırımını gerekti- ren bütün fiiller hakkında” uygulanır. Bu maddeye ilişkin değerlen- dirmelerimiz öncesinde maddenin eski halinin incelenmesini uygun bulmaktayız. 2006 değişikliğinden önce Kabahatler Kanunu’nun genel hükümlerinin diğer kanunlardaki kabahatler hakkında da uygulana- cağı öngörülmüştü. Bu madde, kanun yoluna ilişkin madde 59 ile birlik- te değerlendirildiğinde, maddenin ilk hali ile tüm kabahat kararlarına karşı kanun yolunun sulh ceza hâkimliği olmasının amaçlanmış oldu- ğu görülmektedir. Bu madde için de Anayasa Mahkemesi’ne iptal davası açılmıştır. Anayasa Mahkemesi, bu düzenlemenin Anayasa’nın 125., 140., 142. ve 155. maddeleri doğrultusunda öngörülen adli-idari yargı ayrımına ay- kırılık teşkil ettiğini ve kanun koyucunun idari yargıda görülmesi ge- reken bir uyuşmazlıkta adli yargının görevlendirilmesine ilişkin “ge- niş takdir hakkının” olmadığını belirtmiştir. Anayasa Mahkemesi ağır suç oluşturan eylemlere ilişkin olarak ceza hukuku ile alakadar olması açısından ceza mahkemesinin görevli olmasının mümkün olduğunu belirtmek ile birlikte “idare hukuku esaslarına göre tesis edilen bir ida- ri işlemin, sadece para cezası yaptırımı içermesine bakılarak deneti- minin idari yargı alanından çıkarılarak adli yargıya bırakılması[nın] olanaklı” olmadığına hükmetmiştir. 60 Bu iptal kararı doğrultusunda madde bugünkü şekilde değiştirilmiştir. 58 Bu hüküm doktrinde bazı yazarlar tarafından “Kabahatler Kanunu’nun Konu Ba- kımından Uygulama Alanı” olarak da ele alınmıştır. Bkz. Kangal, s. 62-63. 59 Kabahatler Kanunu md. 27. “İdarî para cezası ve mülkiyetin kamuya geçirilme- sine ilişkin idarî yaptırım kararına karşı, kararın tebliği veya tefhimi tarihinden itibaren en geç on beş gün içinde, sulh ceza mahkemesine başvurulabilir.” Ayrıca belirtmek gerekir ki, 6545 sayılı 18.06.214 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Ka- nunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile sulh ceza mahkemeleri, sulh ceza hâkimliği olarak değiştirilmiştir. 60 AYM, E. 2005/108, K. 2006/35, T.01.03.2006. Karardaki karşı oyun gerekçeleri- ne de dikkat çekmek gerekir. Karşı oy, idari yaptırımın cezalandırma amacı ve kanun koyucunun takdir yetkisi göz önünde tutulduğunda adli yargının görevli olabileceğini; hatta bu durumun “uygulamada birlik ve ahenk sağlanarak, hukuk güvenliği” tesis edeceğini belirtmiştir.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1