Türkiye Barolar Birliği Dergisi 141.Sayı

126 Modern Devlet ve Uyuşturucu ABD Örneği Üzerinden Bir İnceleme İşte tıbbi olmayan uyuşturucu kullanıcısı birçoklarına göre bu ki- şiliğe uyuyordu. Onun bağımlılığı kendisini ve toplumu düşünmeyen sorumsuz ve hedonist bir arayışın sonucuydu. Bağımlı kişi hala akli dengesi bozuk bir kişi olarak niteleniyordu. Bu akli bozukluk spekü- latif etiyolojileri çöken ayyaşlık kuramcılarının (inebriety theorists) söylediği manada değildi artık. Psikopat bağımlının ahlaki kişiliği daha başlangıçta umutsuz bir şekilde sapkın haldeydi. Pejoratif bir kullanım için öngörülmese de psikopati terimi bağımlıya ve onun ko- numuna ilişkin daha ciddi ve pesimist bir kullanımı da beraberinde getiriyordu. 63 Her şeyden önce şunu kabul etmemiz gerekmektedir: Bağımlılık karmaşık bir kavramdır ve bu hususta son dönemlerde yapılan tıb- bi ve sosyolojik araştırmalar bağımlılığa ilişkin toplumda genel ola- rak kabul edilen yargılarla çelişmektedir. Gerçekten uyuşturucu farklı kişilere farklı etkilerde bulunduğu gibi aynı kişilerde yaptığı etki de değişebilmektedir. Bu konuda yapılan bazı araştırmalar, kullanılan uyuşturucunun etkisinin içerdiği maddeden çok içinde kullanıldığı çevreden kaynaklandığını göstermektedir. Yapılan birçok çalışmaya rağmen, bağımlı olmadan uyuşturucu kullanma alışkanlığının kronik psikoz organik bir bozulmaya yol açtığı kanıtlanamamıştır. Foxford’a göre, modern bağımlı olmanın en zararlı sonuçları narkotik yasaların- dan kaynaklanmaktadır. Başka bir görüş uyarınca ise uyuşturucu kul- lanımından kaynaklanan somatik ya da psikolojik etkiler maddenin kendisinden çok, maddenin saflığını bozan katkılardan (kimyasallar gibi) ve çevreden kaynaklanmaktadır. 64 Şurası açıktır ki, bizim de etkisi altında olduğumuz Batı düşünce ve uygulamasında bağımlılık kavramı özgür irade ve insan rasyona- litesini esas alan bir normalite rejiminden esaslı bir sapmaya tekabül etmektedir. Bu sapma, insan rasyonalitesi ve özgür iradeye ilişkin ön kabuller, değerler, kurumlar ve inançlar tarafından beslenen Batı po- litik ve hukuki düşüncesi açısından da başlı başına bir tehdit unsuru haline gelmektedir. Bugün tıbbın, kriminolojinin, politikanın, sosyal psikolojinin ve psikiyatrinin disipline edici diskurları bağımlılık ve bağımlılık pra- 63 Ibid s. 130. 64 Ibid s.7.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1