Türkiye Barolar Birliği Dergisi 141.Sayı

130 Modern Devlet ve Uyuşturucu ABD Örneği Üzerinden Bir İnceleme sınırlar (wild frontiers), ilkel hatta hayvansı (siyahlar ve Kızılderililer gibi) olarak nitelendirilen ırklardan kaynaklanan korku gibi hususlar öz kontrol, özerklik ve özgürlüğün önemsenmesine yol açmıştı. Geç on sekizinci yüzyıldan günümüze değin, sarhoşluğa, eroine, ot, kumar ya da kişiye bağlılığa (codependency) dair olsun bağımlılık hali, tar- tışmalı da olsa, ABD’de psikoloji alanının en önemli konusu olmuştur. Suça yönelik savaş dahi alkol ve uyuşturucuya yönelik mücadele tara- fından gölgelenmiştir. 74 ABD’de yirminci yüzyılın erken dönemlerinde afyon kullananla- rın sayısı azalsa da bunların yerini eroin ve morfin kullanıcıları almıştı. 1895 ile 1915 yılları arasında tıbbi bağımlıların sayısında bir azalma olsa da, tıbbi olmayan bağımlıların sayısında fark edilebilir bir azalma gözlemlenmemişti. 1915 sonrasında ise, özellikle şehirlerin varoş böl- gelerinden genç kullanıcıların katılımıyla, tıbbi olmayan bağımlıların sayısı yükselmeye başlamıştı. 75 Tıp dışı uyuşturucu kullanımında 1939 Eylül’üne kadar inişler ve çıkışlar olmakla beraber, düzenli bir iniş trendi görülmemektedir. 76 IV- ABD’de Yirminci Yüzyıl Başında Tıbbi-Cezai Kontrol Rejiminin Oluşması ABD’de yirminci yüzyıl başında ortaya çıkan narkotik kontrol re- jimi, yukarıda anlattığımız biyoiktidar ve yönetimsellik anlayışları içe- risinde, toplumun sağlığına ve zenginliğine yönelik risk ve tehditler- den onu korumaya yönelik bir güvenlik mekanizmasına ve Foucaultcu manada bir iktidar rejimine tekabül etmektedir. Bu dönemde kolektif 74 P. Ferentzy, “Foucault and Addiction”, s. 168. Bu durum hemen hemen on doku- zuncu yüzyıl boyunca geçerli olmuştur. Bu dönemde suça karşı mücadele dahi alkole karşı mücadele başlığı altında ele alındı ve birçok suçun sarhoşluk sonucu işlendiği iddia edildi. Aynı durum yasadışı ilan edilen eroin ve alkole karşı savaş yürütülen yirminci yüzyıl başında da devam etti. ABD’de ancak 1940’larla bir- likte suç madde bağımlılığından ayrı olarak değerlendirilmeye başlandı. Lakin 1980’lerde Reagan yönetimi başlangıçta var olan bu eğilimi yeniden canlandırdı ve sosyal hastalıklara uyuşturucunun- özellikle ot içiminin- yol açtığı gerekçesiyle bu hususta yeni bir savaş başlattı. 1960 ve 70’lerde karşı- kültür (counter-culture) akımları da özellikle seks ve uyuşturucuya yönelik korkuları önemli ölçüde kö- rüklemişti. 1980’le birlikte ise uyuşturucu bağımlılığı, tıpkı on dokuzuncu yüzyıl- da ve yirminci yüzyıl başında olduğu gibi, popüler bir kaygı haline geldi. 75 D. Courtwright, Dark Paradise, A History of Opiate Addiction in America, s: 111. 76 Ibid 116.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1