Türkiye Barolar Birliği Dergisi 141.Sayı

141 TBB Dergisi 2019 (141) Sezgin Seymen ÇEBİ Kolb, bağımlıların sınırsız tedavilerine olduğu kadar hemen hapse atıl- malarına da karşıydı. En sonunda Kolb, bağımlının uzman bir kurum- da uzun süre tedavi edilmesinin en az karşı çıkılabilir yöntem olduğu sonucuna vardı. Ona göre, bağımlılar baskı altında tutulmak yerine gözetlenmeliydiler. Kolb, uyuşturucu bağımlılığı üzerinde çalışmak amacıyla ve aynı zamanda tedavi için kurulan ilk ulusal merkez olan Lexington Hastanesinin başına getirildiğinde, hastanenin fiziksel yapı- sının hapishane mimarisine göre oluşturulmuş olduğunu görmekten rahatsız olmuştu. Buna derhal bağımlıları hücrelerden çıkarmak su- retiyle yanıt verdi. Ayrıca bağımlıları tehlikeli suçlular, bağımlılığı ise yaygın ve kötüye giden bir durum olarak görenlere şiddetle karşı çık- tı. Aşırıların bağımlıların kafalarına kurşun sıkılmak suretiyle ortadan kaldırılması gerektiğini savunduğu bir dönemde Kolb makaleler ya- zarak, radyo programlarına katılarak bağımlı kişilerin zihinsel olarak hasta kişiler olduğunu ve yardıma ihtiyaçları bulunduklarını anlattı. Kolb sorunun psikolojik yönüne vurgu yaptığı için bağımlıların hasta olarak görülmesini, tıbbi tedaviye ihtiyaçları olduğunu ve ceza veril- memesini savundu. Ona göre hapishane koşullarında bu hastalar uy- gun tedaviden mahrum kalacaklar ve hissettikleri haksızlık duygusu da iyileşmeye engel olacaktı. Öte yandan her halükarda bu kişiler ya- saları ihlal ettikleri için kendilerine bir şekilde müeyyide uygulanması da gerekecekti. Bu nedenle Kolb, uyuşturucu kullanıcılarının tedavisi için hem tedavi hem de kurumsal disiplin sağlayacak özel tıbbi-cezai (medico-penal) kurumların oluşturulması gerektiğini savundu. 103 Kolb, ABD’de bağımlılığın aslen tıbbi bir konu olduğu görüşü- nün ayakta kalmasına büyük katkılar sağladı. 1930 itibariyle psikopati kuramı, terminolojisinin zayıflığına rağmen, bağımlılık literatüründe gerçek bir klişe oldu. Kolb ve Kamu Sağlığı Servisi’ndeki çalışma ar- kadaşları sayesinde psikopati ve benzer kişisel bozukluklar afyon ba- ğımlılığının resmi açıklamaları haline geldi. 104 Lakin cadde köşesinde eroin alan genç dominant bağımlı türü haline geldikçe bu hususta yeni yaklaşımlara ihtiyaç olduğu da açıktı. 105 103 S. Ghatak, “The Opium Wars”, s.49-50. 104 D. Courtright, Dark Paradise, s.130-132. Daha sonra Birleşik Devletler Sağlık Ba- kan Yardımcısı da olan Kolb’ün bu konumu onun açıklamalarının hükümet çev- relerince kabul edilmesinde etkili olmuştu. (Ghatak, ibid s. 49). 105 Ibid s. 132.