Türkiye Barolar Birliği Dergisi 141.Sayı

150 Modern Devlet ve Uyuşturucu ABD Örneği Üzerinden Bir İnceleme kullanılan tekniklerin ve tesadüfi (contingent) birtakım gelişmelerin de katkı sağladığı bir rejimdir. Bu rejim incelenen spesifik dönemde dahi homojen bir niteliğe sahip değildir. Yine de Amerikan modern devletinin uyuşturucu fenomenine yönelik olarak günümüze kadar devam eden bir takım yorum, politika ve uygulamalarında oldukça et- kin olan güvenlik merkezli bir ceza-tedavi rejiminin kökleri ve kodları yapılacak bir soykütüğü çalışmasıyla bu dönemde bulunabilecektir. Makaleye konu dönemde karakollardan laboratuvarlara, bilim dünyasından Kongre tartışmalarına ve mahkeme yorumlarına kadar uzanan geniş bir yelpazede üretilen tekniklerin, ‘bilimsel’ ve ‘rasyonel’ söylemlerin, devlet yönetiminin hukuki ve politik söylem ve uygula- malarını nasıl etkilediği Foucaultcu yönetimsellik kavramı ışığında ve uyuşturucu örneğinde aşikâr bir şekilde ortaya çıkmaktadır. Kuşku- suz, modern devlet iktidarını da içeren yönetimsellik artık öldürmeye değil, yaşatmaya, ancak disiplin ve normallik içeren spesifik bir yaşat- ma biçimine dayalı bir biyopolitik iklimde hayat bulmaktadır. Yine bu makalede ortaya çıkan resim modern devleti tümüyle kavramamıza yetecek bir hacimde ve netlikte olamayacağı gibi maka- lemizin böylesine büyük bir iddiası da yoktur. Kaldı ki, M. Foucault biyoiktidar ve biyopolitika kavramlarını spesifik olarak modern dev- leti anlamamız için ortaya atmış da değildir. Foucault’nun genel dü- şünce hattını elden geldiğince takip edebildiğimizde, bu iki kavramın Foucault’nun öncelikle modern özneyi anlama gayretinin bir ürünü olduğunu görebiliriz. Kuşkusuz modern özneyi anlama çabası kaçınıl- maz olarak onun inşasında rol alan kurum, söylem ve pratikleri anla- ma çabasını da bir gereklilik olarak önümüze koyacaktır. Modern dev- letin, modern öznenin inşasında merkezi bir öneme sahip olduğu ise, en azından Foucaultcu bir bakış açısıyla, tartışılmaz bir gerçek olarak karşımıza çıkmaktadır. Modern devletin egemenliğe dayalı öldürme gücünden biyopolitika temelli disipline edici spesifik bir normallik re- jimi içerisinde yaşatma pratiğine evrilmesi, modern öznenin şekillen- mesinde kritik değişikliklerin ve dönüşümlerin tetikleyicisi olmuştur. İşte uyuşturucu kullanımına yönelik yirminci yüzyıl başında ABD’de oluşan güvenlik merkezli tıbbi-cezai rejim de sadece modern devletin içerisinde hatta merkezinde yer aldığı bir söylemler, teknikler ve pra- tikler bütününü ve buna yönelik politikaları değil, modern özneyi ve onun değişim ve dönüşümünü de içeren ve yansıtan bir rejimi ifade etmektedir.