Türkiye Barolar Birliği Dergisi 141.Sayı
31 TBB Dergisi 2019 (141) Berke ÖZENÇ AYM bu iki dayanaktan hareketle, toplumdaki çoğunluk dinine inananların talep ve gereksinimlerini dikkate alan bir hukuki düzenle- menin, laiklik ilkesi ve inanç özgürlüğü ile uyumlu olduğu sonucuna ulaşmıştır. Ayrıca dava konusu düzenlemenin eşitlik ilkesine de aykırı olmadığını saptamıştır, çünkü bu düzenleme ile söz konusu iki ders dışında seçimlik dersler açılmasına herhangi bir yasaklama getirilme- miştir. 55 AYM’nin bu saptamalarındaki sorun her şeyden önce hukuki me- seleyi, çerçevesini kendisinin çizdiği ve yukarıda ana hatları aktarılan laiklik yorumundaki pek çok temel ilkeye aykırı biçimde formüle etme- sinden kaynaklanır. Dava konusu düzenlemenin Anayasa’ya aykırılığı sorunu, esasen inanç temelinde bir ayrımcılığın var olup olmadığında düğümlenmektedir. Fakat AYM, yalnızca belirli bir dini konu edinen derslerin seçimlik dersler kataloğunda zorunlu olarak yer almasını ve diğer inanç sahipleri için seçimlik derslerin müfredata konulmasına dair bakanlığa tanınan sınırsız takdir yetkisini, laiklik ilkesi çerçeve- sinde geliştirdiği pozitif yükümlülüğe ağırlık vererek Anayasa’ya uy- gun bulmuştur. AYM’nin kararının eleştiriye açık bölümleri arasında pozitif yü- kümlülüğe dair tespitleri öne çıkar. Her ne kadar AYM, kararının yukarıda aktarılan kısımlarında esnek laiklik yorumunun inanç öz- gürlüğünün güvencesi olduğunu ifade etse de, Anayasa’nın inanç öz- gürlüğü açısından öngördüğü pozitif yükümlülüğü, farklı inanç grup- larının, özellikle de azınlıkta olanların özgürlüklerini dikkate almadan yorumlamıştır. AYM’nin işaret üzere Anayasa’nın 24. maddesinde din eğitiminin devletin gözetimi ve denetimi gerçekleştirilmesi gerektiği öngörülmektedir. Fakat bu gözetim ve denetim yükümlülüğünün, AYM’nin denediği sistematik yorum aracılığıyla anlamlandırılması, ancak yine aynı maddede yer alan ve sadece çoğunluğun değil, her- kesin inanç özgürlüğünü güvence altına alan hüküm çerçevesinde mümkün olabilir. 56 Farklı inanç gruplarının Anayasa’nın 10. madde- sinin sağladığı eşit korumadan yararlanması ve özgürlüklerine yöne- lik müdahalelerin ancak 13. maddede öngörülen sınırlandırma rejimi 55 Ibid, s. 1447. 56 1982 Anayasası, Madde 24, § 1: “Herkes, vicdan, dinî inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir.”
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1