Türkiye Barolar Birliği Dergisi 141.Sayı
371 TBB Dergisi 2019 (141) Hasibe Sena AKKIŞLA borca katılmanın gerçekleşmesinden itibaren ifasını talep edeceği edi- min birden fazla borçlusunun bulunması, alacaklının bu kişiler içinde dilediğinden borcun ifasını talep edebilmesi ve borçlulardan birinin ifası ya da ifa yerine geçen davranışıyla diğer tarafların bu ilişkideki borçlarında kurtulabilmesi söz konusu olacaktır. 19 Borca katılma sadece sözleşmeden doğmaz. Bilindiği gibi borcun kaynağına bakılmaksızın borca katılım söz konusu olabilecektir. Hak- sız fiil, sebepsiz zenginleşme, vekâletsiz iş görme bu bakımdan örnek verilebilir. Bununla birlikte, edimin niteliği ve borçlunun kişisel özel- likleri sebebiyle şahsî edim niteliği taşıyan bir borca katılmak müm- kün değildir. Borca katılanın katıldığı borcun üçüncü kişi tarafından ifa edilebilecek bir borç niteliğine sahip olması zorunludur. 20 Borca katılma sözleşmesinin sonucunda oluşan müteselsil borçlu- luk; alacaklının teminatı olmasının yanı sıra, alacaklının alacağını her bir borçludan ayrı ayrı değil, ancak bir defa olmak üzere elde etmesi sonucunu doğurur. 21 Borca katılma sözleşmesinin müteselsil borç doğurucu özelliği, bu şartları bünyesinde taşımasından dolayı, kanun gereği kendiliğinden gerçekleştiğinden, tarafların yaptıkları borca katılma sözleşmesinde, borca katılanın edimin ifasından ilk borçluyla birlikte müteselsilen so- rumlu olduğunu kararlaştırmalarına gerek bulunmamaktadır. 22 2. Borca Katılma Sözleşmesinden Doğan Borcun Doğumu Aşamasında Fer’i, Devamında Bağımsız Bir Niteliğe Sahip Olması Borca katılma, sözleşmesi hem kavramsal açıdan hem de yapısal olarak, üçüncü kişinin katılacağı, geçerli bir borcun varlığını gerekti- 19 Esasen burada borca katılmada asıl borçlu değişmeyecek, bir üçüncü kişi asıl borçlu sıfatıyla müteselsilen sorumlu olacak şekilde borç ilişkisine girmektedir, Altay, s.57; Kılıç, s.58. 20 Burada amaç alacaklının menfaatinin korunması ve alacağın teminat altına alın- masıdır, Altay, s.57. 21 Esasen bu akit aynı edimin ifası için alacaklının karşısında birden fazla taraf olan borçlu ve bu borçlulardan her biri edimin tamamını ifa etmekle sorumludur. Ala- caklı edimi bir defa elde etmek şartıyla bu borçluların dilediğinden talepte bulu- nabilmekte ve borçlulardan birinin ifası ya da ifa yerini tutan davranışıyla borç sona ermektedir; Altay, s.57; Akıntürk, s. 35, vd.; Canyürek, s. 10, vd.. 22 Altay, s.54.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1