Türkiye Barolar Birliği Dergisi 141.Sayı

389 TBB Dergisi 2019 (141) Hasibe Sena AKKIŞLA Borca katılmadan doğan borcun hukuki sebebinin teminat olma- yıp, ilk borcun hukuki sebebi olduğu ve sonuçta her iki borcun da hukuki sebeplerinin aynı olduğu görüşü, bu borçların tam teselsül oluşturmalarına da dayandırılamaz. Ancak tam teselsülün varlığı için, borçların tümünün aynı hukuki sebepten doğmaları gibi bir zorunlu- luk bulunmamaktadır. Müteselsil borçluluğun sözleşmeden doğduğu hallerde, borçluların çoğunlukla tek bir sözleşmeyle ve hepsi aynı söz- leşmenin tarafı olmak suretiyle borç altına girdikleri bir gerçektir. Borca katılma sözleşmesiyle doğan müteselsil borçlulukta ise, müteselsil borçluluğu aynı sözleşme çatısı altında birlikte kabul et- mekten (birlikte borç altına girmek yoluyla kurulan müteselsil borç- luluktan) farklı olarak, aralarında teselsül ilişkisi bulunan borçlar tek bir sözleşmeden değil, iki ayrı sözleşmeden doğmaktadır. Borçları doğuran hukuki sebeplerin aynı olup olmadığının tespitine ilişkin sorun da bu durumdan kaynaklanmaktadır. Esasen, tam teselsülün varlığı için borçların aynı hukuki sebepten doğmuş olmaları gerektiği yönünde bir ilkenin varlığını kabul eden yazarlardan bazıları dahi, borca katılma için bir istisnanın söz konusu olduğunu ve borçlar fark- lı hukuki sebeplerden doğsalar dahi bu borçlar arasında tam teselsü- lün mevcut olduğunu belirtmektedirler. 63 Tartışmalara açıklık olması sebebiyle sözleşmeden doğan müteselsil borçlulukta, tam teselsülün varlığı için, teselsül ilişkisi içinde bulunan borçların tamamının aynı hukuki sebepten doğması zorunlu değildir, TBK m.162 incelendiğin- de teselsül durumu ile müteselsil borçluluk kapsamında bir açıklık görülebilecektir. 64 Kanuni düzenleme ve bundan yola çıkılarak doktrinde yapılan tanım dikkate alındığında, müteselsil borçluluğun unsurları: Alacaklı karşısında birden fazla borçlunun varlığı, bu borçluların edimin tama- mını ifa etmekle yükümlü olmaları, alacaklının dilediği borçludan ifayı talep edebilmesi ve borçlulardan birinin ifasının tüm borçluları borç- 63 Acemoğlu, s. 104. 64 Akıntürk, s. 35; Feyzioğlu, s. 255; Eren, Genel, s. 1152; Oğuzman/Öz, s. 837; Tun- çomağ, s. 1034;Canyürek, s. 11; Sefa Reisoğlu, Borçlar Hukuku Genel Hüküm- ler, 19. Bası, İstanbul 2006, s. 388., müteselsil borçluluğa ilişkin verdiği tanımda, doktrinde çoğunluğu oluşturan yazarların aksine “aynı hukuki sebebe dayanma” unsuruna yer vermektedir, S.Sulhi Tekinay/Sermet Akman/Haluk Burcuoğlu/ Atilla Altop, Filiz Yayıncılık, İstanbul 1988, s. 285

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1