Türkiye Barolar Birliği Dergisi 141.Sayı

76 Avrupa Ülkelerinde Geri Çağırma Hakkı Anayasası’nın 48. maddesinin 3. fıkrasında yer alan düzenlemeye göre, yasama organının feshi süreci doğrudan seçmenler tarafından başlatılabildiği gibi, belediye meclisleri (komün meclisleri) tarafından da başlatılabilir. Dolayısıyla hem doğrudan geri çağırma hem de do- laylı geri çağırma mümkündür. Geri çağırma sürecinin seçmenler tarafından başlatılabilmesi için, ulusal meclisin (Landtag) feshedilmesi amacıyla bir halkoylamasına gidilmesi talebini ifade eden ve 1.500 seçmenin imzasını içeren bir di- lekçenin sunulması yetkili makama sunulması gerekir. Dolaylı geri ça- ğırmada ise, en az dört yerel yönetim (komün) meclisinin, Landtag ’ın feshedilmesi amacıyla halkoylamasına gidilmesi talebinde bulunmak üzere karar almış olması gerekir. Seçmenlerin yahut belediye meclis- lerinin talebinin üzerine, Landtag ’ın feshedilip feshedilmemesi sorusu seçmenlerin oyuna sunulur ve seçmen çoğunluğu fesih yönünde oy verirse, Landtag geri çağrılmış olur. Seçmenlerin geri çağırma mekanizmasını işletebilmesinin olduk- ça kolay 98 olduğu Liechtenstein’de, şimdiye değin yalnızca bir kez bu araca başvurulmuştur. 1928’de başlatılan girişimin nedeni bankacılık alanında bir skandalın patlak vermesidir. Seçmenler yeterli sayıda imza toplayıp sunmuştur ancak Prens, halkoylaması öncesinde parla- mentoyu feshetme yetkisini 99 kullanmış ve geri çağırma süreci böylece sona ermiştir. 100 D. Polonya Avrupa içerisinde, Almanya ve İsviçre geri çağırma hakkı bakı- mından tarihsel ve siyasal öneme sahip ülkeler olsalar da, günümüz Avrupa’sında geri çağırma hakkını en etkin ve aktif biçimde kullanan ülke Polonya’dır. İlk kez 1990’da yapılan yerel yönetimler yasası ile 98 Twomey’in aktardığına göre 2009 itibariyle, 18.493 seçmenin bulunduğu Liechtenstein’da, 1.500 seçmen, yüzde olarak ifade edildiğinde yaklaşık yüzde 8’e karşılık gelmektedir. Bu da oldukça düşük bir imza oranıdır. Anne Twomey, “The Recall and Citizens’ Initiated Elections - Options for New South Wales”, Sydney Law School Constitutional Reform Unit Report No 1, 4 Eylül 2011, s.35. 99 Anayasal monarşi ile yönetilen Liechtenstein’da devletin başı olan Prens’in çok geniş yetkileri bulunmaktadır. Yasama organının yaptığı yasaları veto etme, yasa teklif etme, referandum kararı alma ve hatta meclisi feshetme yetkisine de sahip- tir. Fesih halinde yasama organının seçimleri yenilenir. Bkz. Anayasa md. 48/1. 100 Serdült/Welp, s.7.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1